Medimagazin logo

Ortopedist mi yoksa sınıkçı mı olmak? Hangisi avantajlı?

Ortopedist mi yoksa sınıkçı mı olmak?  Hangisi avantajlı?
Abone Ol:
Medimagazin google abone ol

Merhaba Sayın Medimagazin editörü,

Sizin vasıtanızla sesimizi duyurabilme imkanı verdiğiniz için hepinize teşekkür ediyorum. Zira ülkemizde hekimlerin derdini anlatabilecekleri ve çözüm bulabilecekleri adam akıllı bir geri dönüşüm sistemi yoktur.

 

Sağlık Bakanlığı'nın sağlıkta buluşma noktası www.sbn.gov.tr adresine yaptığımız şikayetler ve bizlere verilen yuvarlak cevaplar yüzünden Sağlık Bakanlığı'na olan inancımız günden güne azalmıştır. Medya da yer almadığı müddetçe veya bir hastaya zarar gelmediği müddetçe Sağlık Bakanlığı'ndan açıklama gelmemektedir. Hekimlere ilgilendiren hiçbir sıkıntıda Bakanlığımızdan resmi açıklama yapılmıyor. Başbakanlık iletişim merkezinden (www.oib.gov.tr/baskanlik/bimer.htm) şikayetlerimize daha ciddi cevaplar verilmekte ve birçok temeli çarpık kurulmuş yönetmeliklere yönelik daha net çözümler bulabiliyoruz. Bizlerin başvuracağı ilk yerin artık Başbakanlık olması normal midir?

 

 Performans sisteminin çarpıklıkları ve bu adaletsizliğe rağmen ısrarla performans sisteminde diretilmesi, hekimlerin emekli maaşlarına yönelik hükümetin ısrarla hiçbir düzenleme yapmaması/yapamaması, ek ödeme yönetmeliğinin bariz adaletsizlikleri nedeniyle hekimlerin motivasyonları ve çalışma şevkleri günden güne kırılmaktadır.

Beni bu kadar isyan noktasına getiren ise poliklinik yaptığım ve 130 hasta baktığım bir gün gelen bir hastam kol ağrısı için önce sınıkçıya (kırık-çıkıkçı) gittiğini ve normalde gelenlerden 200-300 lira aldığını ama kendisinden 150 tl aldığını belirtti. Koluna amerikan alçı denilen sentetik alçı yapılmış halde polikliniğime gelerek elinde kırık olup olmadığını ortopedistede göstermek istediğini belirtti. O an Sağlık Bakanlığı'na, eski sağlık bakanına ve sağlıkta dönüşümün hekim memnuniyeti ayağını en son plana atanlara hissettiklerimi kelimelerle anlatamam.


O gün 130 hasta baktım ve 1 dakika bile mola vermedim. Durup hesap yaptım; baktığım 130 hastadan hasta başı ortalama 1 tl alıyorum ve bugün 130 tl döner sermayeyi hakettim. (Genel sekreterlik ay sonu SGK dan gelen parayı kesmezse, hastanenizin borçluluk oranı % 0 ise, döner sermaye komisyonu gelen paranın tavandan dağıtılmasına karar verir ise...) Ancak ilkokul mezunu ve kanunen cerrahi işlem yapması (Kapalı redüksiyon veya alçı, atel işlemleri de d ve e grubu cerrahi işlemdir) yasak olan birinin tek hastadan 150 tl alması beni çıldırttı. Sağlık çalışanlarının döner sermayeleri acilen yükseltilmelidir. Torba yasaya ekleyeceğiniz bir madde ile Sağlık Bakanlığı personelinin döner sermayelerinden gelir vergisi alınmasın demek çok mu zor? Bunu yapamıyorsanız net maaşımızı artırmanız çok mu zor?

Diploması olan bir hekimin devletten hariç dışarıda cerrahi işlem yapması- muayenehane açması yasaktır. Ancak ülke insanımızın mevcut gelişmişlik durumunu düşünürsek bu yasaklar anlaşılan hastaları değil kırık çıkıkçıları, fıtıkçıları, bitkisel ilaç satanları ve hastane sahibi işadamlarını zengin etmek için yapılmış.


Bel fıtığı tedavisi yapanlar, hiçbir işe yaramayan bitkisel ilaçları sınırlama olmaksızın satanlar ve bunun gibi niceleri ülkede fink atmaktadır.


Özel hastanelerde bıçak parası serbest devlet hastanelerinde yasaktır diye bir kanun varda haberimiz mi yok? Ülkemizin adli güçleri bunlarla ilgili hiçbirşey yapmamaktadırlar. 21. yüzyılda dahi ülkemizde hala sünneti hekim olmayanlar yapabilmekteler. Torba yasa henüz geçmedi ama buna nihayet sınırlama gelecek artık.


Sağlık Bakanlığı hastanelerinde hekimin işgücünü çok ama çok ucuzlattınız. Hastalardan aldığınız muayene katkı payının 2 tl sini hekimlere verseniz bu iş zaten çözülecek.

Sayın Bakanlık yetkilileri, özel muayenehanelerin yasaklanmasına tepki yazısı değildir bu yazı lütfen konuyu işimize geldiğimi gibi çarpıtmayalım. Bu tepkim ülkenin sağlık sisteminin doktorlar haricinde herkes tarafından sürdürülmesinedir. İnsanlara şifa dağıtmak için yıllarca okuyan bu insanları düşürdüğünüz hal içler acısıdır.


Sadece doktorlar için geçerli değil bu yazdıklarım. Ameliyathanede çalışan personel olsun hemşire olsun devletin verdiği üç kuruş döner sermaye ile geçinmeye çalışsın, etrafta iğneci tipler enjeksiyon başına 20 tl alsınlar. Bu konuda siyasilerimizin ve Sağlık Bakanı'mızın ne düşündüğünü gerçekten çok merak ediyorum. Doktor sayısı ülkeye yetene kadar bunlar çalışmaya devam etsinler aldıkları para da helal hoş olsun yeterki kimseye zarar vermesinler veya şikayet edilmesinler mi diyorsunuz? Böylemi olmalı Sağlık sistemi?


Adli makamlar ülkemizde şikayet olmadıkça harekete geçmiyorlar zaten. Mutlaka A4 kağıda yazılmış şikayet dilekçesini göndereceksiniz ki işlem yapılsın. Böylemi işlemeli adalet sistemi?


Sayın Sağlık Bakanı lütfen bu olaya el koyun ve acilen gerekli düzenlemeleri yapınız. Yönetmelikler yapılırken ülke genelinde bu sorunla ilgili en fazla şikayet edenlerden de görüş alınız. Sadece özel hastanelerin değil devlet hastanelerinin de bakanı olun. Teşekkürler.

 


Devlet Hastanesinde çalışan ve ismini vermekten maalesef korkan bir hekim

ortopedist
mi
yoksa
sınıkçı
olmak?
hangisi
avantajlı?
Yorum (20)
Şükra Yaprak
Aynı durum ve hatta daha vahimi Fizyoterapistler için de geçerli malesef...Bizim tedavi ettiğimiz hastalardan döner sermayeden faydalanan hekimlerimiz malesef bizim aynı haklardan faydalanmamamız gerektiğini düşünüyorlar..SAğlıkta oluşturulan bu derin uçurum sayesinde hiçbirimiz (benim gibi idealist olanlar hariç) Devlet hastanesinde çalışmak istemiyor ve özellere kaçıyoruz...
0
Cevapla
cerrah tolga
mükemmel bir yazı bunu öncelikle belirteyim.o kadar çok sorun var ki bunların en önemlisi bence yetişen hekim sayısındaki korkunç artış.özel hastanelerde hastalardan alınan fazla ücretler,sgk nin devlet hastanelerinde fatura kontrolu yapmaması ve bunun sonucunda kimin neyi nasıl yaptığı belli olmadan alınan dönerler ve saygınlığı biten meslek.geçmiş olsun ama artık geç.fakülte sayısı 80 olmuş
0
Cevapla
Adem YILDIRIM
Güzel bir yazı olmuş, yazan arkadaşı tebrik ediyorum. Ancak çözüm üretecek ilgililer üzerinde ne kadar etkili olacağı meçhul. Yapanın yaptığının yanında kaldığı bir sistemdir gidiyor. Çözüm olur mu? Ben pek zannetmiyorum. Bu arada bir fizyoterapist arkadaş biz çalışıyoruz puanı FTR doktorlarına yazılıyor babında bir şeyler söylemiş. Bunu alakalı alakasız her platformda söyleyerek yanlış algı oluşturmaya çalışıyorlar. Böyle bir şey yok. Hiç bir FTR doktoru fizyoterapistinin yaptığı en ufak bir işten dolayı bir puan bile almaz. Fizyoterapistlerin veya FTR teknikerlerinin yaptığı Fizik tedavi uygulamalarının puanı yoktur. Doktor sadece kendi yaptığı işlemlerin puanını alır. Bunu ya bilmiyorlar ya da bilerek çarpıtıyorlar.
0
Cevapla
RKTR
Kırıkçı-çıkıkçı taifesinin sadece gelirleri yüksek değil. Onların doktorlara göre çok önemli bir avantajları daha var: “Milli Tıp Hukuku Formülü”ne tabi değiller. Aynı şey, diğer büyücü-üfürükçü-bitkici takımı için de geçerli. İsterlerse hastayı öldürsünler. Asla şikayet edilmezler. Bir şey olursa, istisnasız daima doktorla uğraşılır.
0
Cevapla
hasan güzel
Bu ülkede sağlık sisteminin sorunlarının ancak % 10'u çözülebildi. Memleket insanımızın kültür düzeyi yerlerde gezdiği müddetçe üfürükçüler, medyumlar ülkenin en zengin ve itibarlı adamları olurlar. zaten okuyan bilim insanlarını bakanlık devlet hastanelerine hapsetti. meydan ruhsatsız çalışan üfürükçü-kırık çıkıkçı-bel fıtıkçılara kaldı. Ankara'da tüm köprülerde, sıhhiyede bel fıtığı der altında numara yazar. Sağlık sistemi hekimlere emanet edilmedikçe ve siyasilerce karışıldıkça düzelmeyecektir. problem hekimleri hastanelere tıkıp saat 5 ten sonra çalışamazsın sınırlaması ile çözülemez tam aksine heryerde her zaman doktorların özel çalışmasına fırsat vereceksiniz. meydandan hekimleri çekerseniz ortalık elbette bunlara kalacak. savaşacağınız şey muayenehanecilik+devlet hastanesinde çalışma değil savaşacağınız tek şey var CEHALETTİR. Cehalet bittikten sonra muayenehane yasağını getirin amenna.
0
Cevapla
Yorum Yaz
0/300

Bu haberler de ilginizi çekebilir