Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'nde görev yapan doktor E.B.Ç'nin 28 Temmuz'da muayene odasındaki dolapta asılı çantasındaki cüzdanı çalındı.
Cüzdanının çalındığını mesai bitiminde fark eden doktor, durumu polise bildirdi. Ardından hesaplarını kontrol eden E.B.Ç, kredi ve banka kartlarından parçalar halinde toplam 10 bin 450 lira çekildiğini gördü.
Mağdur, bankasına başvurarak kartlarının iptal edilmesini ve zararının karşılanmasını talep etti.
Hastanenin güvenlik kameralarını inceleyen polis ekipleri, hırsızlık şüphelisinin M.A. olduğunu belirledi. Şüphelinin, benzer bir suçtan tutuklanarak Hatay T Tipi Kapalı Cezaevi'ne gönderildiği anlaşıldı.
Tüketici Hakem Heyeti bankayı haklı buldu
Mağdur doktor, bankanın zararın karşılanmasını reddetmesi üzerine Antalya Tüketici Hakem Heyeti'ne başvurdu.
Başvuruyu inceleyen hakem heyeti, "Hesaplardan para çekme işleminin şifre kullanılarak gerçekleştirildiği" ve "Bankanın işlemlerde herhangi bir güvenlik açığı ile kusuru olmadığı" gerekçeleriyle doktorun aleyhine karar verdi.
Bunun üzerine E.B.Ç. avukatı aracılığıyla Antalya 2. Tüketici Mahkemesi'nde banka aleyhine dava açtı.
Banka savunmasında, yapılan incelemede kartın çip kısmının okutularak ve şifreyle doğrulanarak para çekildiğini belirterek, "Davacı tarafın, kartı ve karta ait güvenlik bilgilerini güvende tutma konusunda ağır ihlali bulunduğunu" iddia ederek davanın reddini istedi.
"Şifrelerin nasıl ele geçirildiği açıklığa kavuşturulamadı"
Mahkemenin atadığı bilirkişinin raporunda ise davacının kartlarını özenle koruma sorumluluğunu yerine getirmede ihmalkar davrandığı kaydedildi.
Bankanın şifrelerin nasıl ele geçirildiğini açıklığa kavuşturamadığı aktarılan raporda, para çekme işlemlerinin müşteriye herhangi bir mesaj veya mail yoluyla bildirilmediğinin tespit edildiği vurgulandı.
Mahkeme, kartlara ait şifrelerin E.B.Ç'nin kusuruyla ele geçirildiğine yönelik bir ispat belgesi sunulamadığından ve yapılan işlemlerle ilgili bilgilendirme mesajı gönderilmediğinden Tüketici Hakem Heyetinin kararının iptaline hükmetti.
Mahkeme, 10 bin 450 liranın yasal faiziyle bankadan alınarak davacıya verilmesine karar verdi.
Karar kesinleşti, para faiziyle ödendi
Doktorun avukatı Mustafa Alper Oral, AA muhabirine, mahkemenin "finans kuruluşu olan bankaların objektif özel yükümlüğüne uygun davranması ve en hafif kusurunda dahi sorumlu olmasını" gerekçe göstererek davayı kabul ettiğini söyledi.
Müvekkilinin kartlarıyla nüfus cüzdanının da çalındığını anlatan Oral, "Sanık, kimlikten eşleştirme yaparak kendisine mesaj gelmesini sağlamış. Sonrasında sanık, müvekkilimin şifresi herhangi bir yerde yazmamasına rağmen banka ve kredi kartlarını kullanarak zarara sebebiyet verdi. Para çekilmesiyle ilgili müvekkilime anında bildirimde bulunulmadığı için mahkeme bankayı kusurlu saydı." diye konuştu.
Miktar bakımından itiraz yolu kapalı olduğundan kararın kesinleştiğine işaret eden Oral, paranın yasal faiziyle müvekkiline ödendiğini kaydetti.
Oral, cezaevinde bulunan sanık hakkında açılan ceza davasının ise sürdüğünü bildirdi.
Güvenlik kameralarına yansıdı
Olaydan sonra hastaneden çıkarak bindiği taksinin kamerasınca görüntülenen M.A.'nın, şapka taktığı ve yüzünü maskeyle gizlemeye çalıştığı belirlendi.
Bir başka güvenlik kamerası kaydında da bu kişinin yine şapka ve maskeli olarak bir mağazadan cep telefonu satın aldığı anlaşıldı.