Tepebaşı ilçesindeki Baksan Sanayi Sitesi'nde faaliyet gösteren firmanın sahibi Onur Ata, 2014 yılında Anadolu Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Seramik Bölümünden mezun olduktan sonra plastik makyaj ve silikondan insan tenine yakın hareketli heykel yapımına başladı.
Bu yöntemi kullanarak bir süre sonra medikal sektörüne adım atan Ata, sağlık, askeri ve endüstriyel alandaki yaralanmalarla ilgili ilk yardım eğitimlerinde kullanılması amacıyla yapay insan uzuvları üretmeye karar verdi.
İlk yardım eğitimlerinde kullanılan mevcut materyallerdeki eksiklikler üzerine AR-GE çalışması yapan Ata ve ekibi, uzuvların öncelikli dijital ortamda tasarımlarını yaptı. Tasarımların ardından 3 boyutlu yazıcılarla plastik insan gövdesi, kolu ve bacağı oluşturan Ata, uzuvların hareket edebilmesi için mühendisler, yara gerçekçiliği için makyaj sanatçılarıyla çalıştı.
Yapay uzuvlarda insan tenine en yakın yumuşaklık ve dokuda ten rengi silikon kullanan Ata, eğitim materyallerinin farklı travma yaralanmalarını canlandırabilmesi amacıyla kendi yazılım kartını üretti. Böylece Ata, söz konusu yapay uzuv simülasyonlarının uzaktan kumanda ya da internet bağlantısı aracılığıyla tabletle çalışabilmesini sağladı.

Yerli imkanlarla 1 ila 4 gün arasında değişen sürelerde üretebildiği 5 farklı modeldeki yapay eğitim uzuvlarını sağlık eğitiminin hizmetine sunan Ata, ürünlerini Polonya, Almanya, Rusya, Ukrayna, İsviçre, İtalya ve İspanya'daki askeri birliklere, ilk müdahale alanında görev yapan sağlık ve itfaiye gibi kurumlar ile bu tür ürünleri satan firmalara kargo aracılığıyla gönderiyor.
"Modelleri çeşitlendirmek için çalışmalar devam ediyor"
Firma sahibi Onur Ata, ilk yardım uygulamaları ile tıp fakültelerinde eğitim alan kişilerin kullanabileceği simülasyonları dünyada az sayıdaki firmanın ürettiğini söyledi.
Atölyesinde 8 yıldır farklı alanlarda üretim yaptıklarını belirten Ata, firma olarak yurt dışındaki muadillerine göre aynı işlevi gören bu ürünleri hayata geçirdiklerini kaydetti.

Ata, şu anda üretimi tamamen bitmiş 5 ürün bulunduğuna değinerek, sözlerine şöyle devam etti:
"Bunlar tamamen travma yaralanmalarında müdahalenin nasıl yapılabileceğinin anlatılmasına uygun simülatörler. Kanama durdurma, yara tıkama, yara paketleme gibi eğitimler verilebiliyor. Bu simülatörlerin sabit ve taşınabilir olanları var. Giyilebilir olanları var. Senaryoya uygun olarak bir figüranın giymesiyle eğitmene istediği senaryoda eğitim verebilme olanağı sunuyor. Ampute bacağımız, alt beden ve tam bedenimiz var. Tıp fakültesi öğrencilerinin koldaki yapay damar üzerinde enjeksiyon, kan alma, ilaç verme gibi eğitimleri alabildikleri bir eğitim kolumuz var. Modelleri çeşitlendirmek için AR-GE ve test çalışmaları devam ediyor."
Ata, ürünlerinin genelde kolluk kuvvetleri ile sağlık personellerinin eğitimlerinde kullanıldığını, mekanikten sanatsal aksamına kadar bütün parçaları kendilerinin ürettiğini anlattı.
"Yaralanma senaryolarını canlı insanın üzerinde uygulayamazsınız"
Ürünlerle "taktik ilk yardım" eğitimleri veren emekli su altı taarruz komandosu Hakan Çalışkan da travmaya bağlı yaralanmalarda sahada yapılacak uygulamaların hayat kurtarıcı olduğuna dikkati çekti.
Eğitimlerinde yerli simülatörleri kullandığını anlatan Çalışkan, şunları kaydetti:
"Yaralanma senaryolarını canlı bir insanın üzerinde uygulayamazsınız. Ancak bu simülatörler üzerinde tekrar yaparak refleks haline getirebilirsiniz. Bazı şeyleri düşünmeden yapmanız gerekiyor ki bu da ancak simülatörler üzerinde yapılan tekrar çalışmalarıyla olur. Senaryolarımızda o baskı ve stres ortamını yaratmaya çalışıyoruz. Nabzı yükseltiyoruz çünkü orada bazen bildikleriniz unutulmaya başlıyor. Bunu ancak tekrar yapılan senaryo çalışmalarıyla, simülatörler üzerinde yapılacak uygulamalarla gerçekleştirebilirsiniz."
Çalışkan, eğitim takviminde 5 yılı tamamladıklarına değinerek, bu süreçte 30 kursta 250 kursiyere uluslararası geçerliliğe sahip sertifika