"Diyaliz hastalarına servis hizmeti, tıbbi bir gereklilik"

Erk, geçen günlerde bazı basın-yayın organlarında yer alan "Diyaliz hastalarının servis mağduriyeti" haberleriyle ilgili yazılı açıklama yaptı.

Diyaliz hastalarının tedavi edildiği merkezlere servisler aracılığı ile taşınmasının Sağlık Bakanlığı'nın 15 Haziran 2006 ve 23 Mart 2011 tarihli genelgeleri ile gerekli kılındığını, ayrıca bu hastaların servisler aracılığıyla evlerinden alınıp evlerine bırakılmasının tıbbi açıdan da zorunlu olduğunu belirten Erk, Türkiye'de yaklaşık 65 bin diyaliz hastası olduğunu, bu sayının yılda yüzde 3-4 civarında artış göstererek yükselmeye devam ettiğini aktardı.

Erk, kronik böbrek hastalarında yaşam kalitesini arttırmak ve süresini uzatmak için diyalize girmenin "olmazsa olmaz" olduğunu kaydederek, diyaliz hastalarının bu süreçte geçirdiği sağlık problemlerinin, kronik böbrek hastalığını daha güç hale getirdiğini, haftada 3 kez diyalize girme zorunluluğunun hem manevi hem de maddi olarak hastalara büyük yükler getirdiğini, bu durumda hastalara "hak" olarak tanınan servis hizmetinin kaldırılmasının, binlerce diyaliz hastasının hayatını daha da güçleştireceğini bildirdi.

Bu tedavinin tek ödeyicisi olan SGK'nın bu hizmetin bedelini ödemediği gibi, 2006 yılından bu yana da tedavi hizmetinin bedelini sabit olarak ödediğini aktaran Erk, Türkiye'de hemodiyaliz hasta servislerinin bazı bölgelerde nadiren yerel yönetimlerce karşılandığını, buna karşılık ağırlıklı olarak özel diyaliz merkezlerinin kendi imkanlarıyla bu masrafı karşıladığını, kamu hastanelerinin diyaliz merkezlerinde ise farklı kamu kaynakları kullanılabildiğini, nadir olarak da olsa bazı hastaların kendi imkanlarıyla servis ihtiyaçlarını karşıladığını belirtti.

Erk, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

"Türk Böbrek Vakfı gibi sivil toplum kuruluşlarının hasta servisleri de çok zor şartlarda gelen bağış ve yardımlarca karşılanmaya çalışılıyor. Sonuç olarak tıbben ve Sağlık Bakanlığı tarafından da gerekli kılınan hasta servis hizmeti, SGK tarafından önemsenmemektedir. Üstelik SGK yayınladığı 'Sağlık Uygulama Tebliğinde' hemodiyaliz tedavisinde Sağlık Bakanlığı yönetmeliğinin geçerli olduğu belirtilmiştir. Özel diyaliz merkezleri sadece diyaliz hizmeti veriyor. Tüm giderlerini SGK'dan ayda bir defa yaptıkları tahsilattan karşılıyorlar. Ancak kamu hastaneleri, bu noktada kendilerinden ayrılarak bünyelerindeki diyaliz merkezlerinin SGK dışındaki kaynaklarından da yararlanıyor. SGK hemodiyaliz hizmet bedellerini güncellemeli ve diyaliz hasta servis bedellerini de ödemelidir. Servis hizmeti diyaliz hastaları için bir haktır. Diyaliz hastalarına servis hizmeti tıbbi bir gereklilik."