Türkiye'de ve dünya genelinde yüz estetiğine olan ilgi her geçen gün daha da artıyor. Verilere göre küresel ölçekte 2023 yılında yaklaşık 35 milyon estetik prosedür gerçekleştirilirken, bu işlemlerin önemli bir kısmı yüz bölgesine odaklandı.
Uluslararası Estetik Plastik Cerrahi Derneğinin (ISAPS), estetik / kozmetik uygulama ve ameliyatlarıyla ilgili küresel anketine göre yüz estetiği bir yılda yüzde 19,6 oranında arttı. Benzer artış, Türkiye’de de rakamlara paralel olarak yansımış durumda.
Güzellik, tarih boyunca insanların peşinden koştuğu bir kavram oldu. Günümüzde bu arzu, özellikle teknolojinin gelişmesi, medya ve sosyal medya etkisiyle daha da belirgin hale geldi. Estetik cerrahi, bireylerin fiziksel görünümünü iyileştirme arzusuyla şekilleniyor. Son yıllarda hem dünyada hem de Türkiye’de yüz estetiğine olan ilgi de bu durumu verilerle ortaya koyuyor.
2023 yılında Türkiye'de yüz ve baş bölgesine yönelik, yaklaşık 270 bin estetik cerrahi operasyon gerçekleştirildi.
En sık uygulanan yüz estetiği prosedürleri arasında burun estetiği (rinoplasti), 83 binden fazla operasyonla ilk sırada yer alırken, göz kapağı estetiği (blefaroplasti) 61 binin üzerindeki rakamla ikinci sırada yer aldı. Bu rakamlar, estetik cerrahi alanında en yoğun talebin yüz bölgesine kaydığını ortaya koydu.
Türk Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanları Derneği (TPRECD) Başkanı Prof. Dr. Şükrü Yazar, özellikle COVID-19 pandemisi sırasında çevrim içi toplantı ve görüşmelerin artması ile sosyal medya hesaplarından yüz fotoğraflarının (selfie) paylaşılmasının, artan talepte çok etkili olduğunu aktardı.
Kış sempozyumu’nda gündem “yüz estetiği” oldu
Türk Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanları Derneğinin her yıl düzenlediği Kış Sempozyumu’nun bu yılki ana teması da ‘Yüz Estetiğinde Bütünsel Yaklaşımlar’ idi. İstanbul’da yapılan sempozyumun başkanlığını Prof. Dr. Fethi Orak, bilimsel sorumluluğunu ise TPRECD Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Ahmet Demir üstlenirken, toplantıya katılan bilim insanları “yüz estetiği” alanındaki gelişmeleri tüm boyutlarıyla tartıştı.
Türk Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanları Derneği (TPRECD) Başkanı Prof. Dr. Şükrü Yazar, yüz estetiğine olan talep artışının arkasında, çevrim içiyken kişilerin ekranda hem kendisinin hem başkalarının yüzünü görmesi ve bu esnada kıyaslama yapmasının olduğunu belirterek, “Bu toplantılarda katılımcılar birbirinin yüzünü, kaşını, gözünü görüyor. Katılımcıların yaşı ve diğer faktörlerle birlikte yapılan kıyas, yüz bölgesinde estetik yapılması ihtiyacını ortaya koyuyor” açıklamasında bulundu.
Artan estetik işlem taleplerinde ikinci faktör olarak sosyal medya paylaşımlarının olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Şükrü Yazar, “Sosyal medya paylaşımlarında artık en çok yüzümüzü görüyoruz” dedi.
Erkekler de estetik sırasına girdi
Diğer taraftan yüz estetiği konusunda görünürlük de önemli bir ölçüt haline gelmiş durumda. Uzmanlara göre yakın geçmişe kadar, sadece yüz germe ameliyatları, küçük bir kesim tarafından gizli saklı yaptırılırken günümüzde yapılan her uygulamanın “belli olması”, hatta “başkaları tarafından fark edilmesi” isteniyor. Bu nedenle de daha çok kişi bütçeleri zorluyor, banka kredileri çekiyor, dudak, yanak ya da çeneye yönelik uygulamaları talep ediyor.
Diğer taraftan botoks, dolgu vb. uygulamaların yalnızca kadınlar değil erkekler tarafından da talep edildiğine dikkat çeken Prof. Dr. Yazar, “Kendi pratiğimde geçtiğimiz yıllara dek erkek hasta oranı yüzde 3-5 arasında iken, şimdi yüzde 15-20 civarına gelmiş durumda” dedi.
Estetik cerrahide yetkinlik tartışması
Türk Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanları Derneği’nin düzenlediği Kış Sempozyumu 2025’te gündeme taşınan önemli başlıklardan biri de Resmi Gazetede 07 Ocak 2025 tarih ve 32775 sayı ile yayımlanarak yürürlüğe giren “Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik” oldu.
Türk Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Şükrü Yazar, yönetmelikle yapılan düzenlemelerin, mesleki ve halk sağlığı açısından ciddi riskler taşıdığına ve plastik, rekonstrüktif ve estetik cerrahi uzmanları arasında ciddi endişe yarattığını hatırlattı.
Düzenlemeyle birlikte, daha önce yalnızca plastik, rekonstrüktif ve estetik cerrahi uzmanları, dermatoloji uzmanları ve Bakanlıkça onaylı medikal estetik sertifikası bulunan hekimler tarafından yapılması gereken estetik işlemlerin, artık "eğitim müfredatları ve sertifika ile edinilmiş yetkinlikleri kapsamında diğer hekimler tarafından” da yapılabilmesine olanak tanıyor.
Plastik cerrahi, rekonstrüktif cerrahi, estetik cerrahi gibi branş isimlerinin ve “Bakanlık onaylı” ifadesinin yönetmelikten çıkarılmasının mesleki sınırların belirsizleşmesine ve hasta güvenliğinin tehlikeye atılmasına yol açacağına vurgu yapan Prof. Dr. Şükrü Yazar, “Sağlık Bakanlığı’nı, bu tür değişikliklerde ilgili uzmanlık dernekleriyle istişare etmeye, bilimsel ve etik değerleri önceleyen düzenlemeler yapmaya ve etkin denetim mekanizmalarını hayata geçirmeye davet ediyoruz” dedi
Estetikte küresel eğilim verileri
Uluslararası Estetik Plastik Cerrahi Derneği’ne (ISAPS) göre liposuction (yağ emme) en yaygın yapılan ameliyat. Bunu meme büyütme, göz kapağı ameliyatı, karın germe ve burun estetiği izliyor. 2023’te tüm yüze (ve baş bölgesine) yönelik 6,5 milyondan fazla işlem yapıldı. Bu yüzde 19,6’lık artış, bir önceki yıla göre önemli bir büyüme. Artış hem cerrahi hem de cerrahi dışı uygulamalarda görülüyor. Yüzde en sık müdahale edilen bölge, göz kapağı. Bunu burun ameliyatları ve dudak büyütme izliyor. Bir önceki yıla göre dudak büyütmedeki artışsa yüzde 29.
Botoks (botulinum toksini) dünya çapında plastik cerrahlar tarafından hem kadın hem erkeklerde (tüm yaş gruplarında) en sık yapılan cerrahi dışı işlem. Toplam 8,8 milyon işlem bildirilmiş. İkinci sırada, hyalüronik asit dolguları geliyor. Ardından epilasyon, cilt sıkılaştırma ve cerrahi olmayan yağ azaltma geliyor.
