Türkiye Alzheimer Derneği Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Işın Baral Kulaksızoğlu, 2013 itibarıyla Türkiye’deki 400 bin Alzheimer hastasının sadece yüzde 15’inin tıbbi kaydının olduğunu söylüyor. Yüzde 85 oranındaki hastaya ise evde aileleri bakıyor. Alzheimer hastalarına bakanların yüzde 70’i kadın ve bunların da yüzde 90’ı daha önce hiç hasta bakmamış.
Kulaksızoğlu, “Toplumda hasta, profesyonel bakıma ihtiyaç duysa dahi, bireyler kendi sağlığının tehlikeye girmesini göze alarak aile büyüklerine evde bakmayı tercih ediyor. Bu da beraberinde büyük sorunlar doğuruyor.” diyor.
Yakınlarının Alzheimer hastalarından daha çok sıkıntı yaşadığına değinen Kulaksızoğlu, bakımevlerine karşı olan önyargının ancak doğru eğitim ve bilinçlendirmeyle aşılabileceğinin altını çiziyor.
Türkiye’de yaşlı nüfusun giderek arttığına da dikkat çeken doktor, şu ifadeleri kullanıyor: “Türkiye’de 65 yaş üzeri yüzde 6,3’lük nüfusun 2050’de yüzde 22’ye çıkacağı öngörülüyor.”
Bu oranla birlikte Alzheimer hastalığının da artacağının altını çizen Kulaksızoğlu, “Bakımevlerini ‘yaşlı kreşleri’ olarak görmek gerek. Nasıl çocuğumuzu kreşe göndermekten çekinmiyorsak, hastalığın ilerleyen evrelerinde aile büyüklerimizi de yatılı ya da gündüz bakımevlerine göndermekten çekinmemeliyiz. Bakımevleri aile bireyleri ve hastalar için hem bir gereklilik, hem bir şanstır.” dedi.