3.001 kişinin verilerini inceleyen İsrailli araştırmacılar, “sağlıklı” bir vücut kitle indeksine (VKİ) sahip erkeklerin yaklaşık dörtte birinin ve yaklaşık on kadından dördünün vücut yağının fazla olduğunu ve obez olarak sınıflandırılmalarını gerektiğini buldu.
Uzmanlar, vücutlarının endişe edilecek bir şey olmadığına inanan milyonlarca kişinin tip 2 diyabet gibi kiloyla ilgili durumlar açısından risk altında olabileceği konusunda uyardı.
Daily Mail’in haberine göre, VKİ ölçümü yerine vücut yağ yüzdesini ölçmek için yağ ölçüm cihazları kullanılması gerekiyor. Ekip, bu aletlerin obez olup olmadığını anlamak için “altın standart” haline gelmesi gerektiğini savundu.
Çok popüler bir yöntemdi
VKİ, bir yetişkinin kilogram cinsinden ağırlığının metre cinsinden boyunun karesine bölünmesiyle hesaplanır. Bir kişinin zayıf, sağlıklı kilolu, fazla kilolu veya obez olup olmadığını gösteren metrik ile bir kişinin sağlığının standart göstergesi olarak kabul edilir.
Ancak Profesör Yftach Gepner liderliğindeki Tel Aviv Üniversitesi bilim insanları, vücudun yağ oranının obezite için daha önemli bir ölçüm olduğunu söyledi.
Araştırmacılar, kadınların vücut yağlarının ağırlıklarının yüzde 35’inden fazla olmaması gerektiğini söylüyor. Bu oran erkeklerde ise yüzde 25.
Obezite; kalp hastalığı, yağlı karaciğer ve böbrek sorunları gibi hayatı tehdit eden bir dizi hastalığa neden olabilir.
Araştırmacılar, bir kişinin sağlıklı bir kiloda olup olmadığını belirlemek için yalnızca VKİ’ye güvenmenin, insanlara aslında obez olduklarında kilolarının normal olduğunun söylenmesine yol açtığı konusunda uyardı.
3.001 katılımcı incelendi
VKİ metriğinin kaç kişiyi yanlış kategorize ettiğini belirlemek için araştırmacılar, 20 ila 95 yaşları arasındaki 3.001 İsrailli kadın ve erkeğe ilişkin verileri inceledi.
Frontiers in Nutrition dergisinde yayınlanan sonuçlar, VKİ sonuçlarına göre 967 kişinin sağlıklı kiloda olduğunu gösteriyor.
Ancak bu grupta kadınların yüzde 38,5’i ve erkeklerin yüzde 26,5’i aşırı yağ içeriğine sahip oldukları için “obez” olarak tanımlanıyor.
Kan örneklerinin analizi de, bu katılımcıların yüksek düzeyde şeker, yağ ve kolesterole sahip olduğunu gösterdi. Bunlar da tip 2 diyabet, kalp krizi ve felç için ana risk faktörleri olarak biliniyor.
