MEDİMAGAZİN - Tampa'da bulunan Güney Florida Üniversitesi'nde görevli MD Constantine N. Logothetis ve meslektaşları tarafından, Covid-19 nedeniyle hastaneye yatırılan hastalarda pulmoner emboliyi dışlamak için D-dimer'in performansını karakterize etmek amacıyla bir tanısal doğruluk çalışması yürütüldü.
Pulmoner emboli şüphesi bulunan 287 hastadan elde edilen plazma D-dimer konsantrasyonları, bilgisayarlı tomografik pulmoner anjiyografinin kriter standardı ile karşılaştırıldı. Araştırmada, Plazma D-dimer konsantrasyonlarının pulmoner emboli hastalarını doğru bir şekilde sınıflandırma yeteneği incelendi.
Araştırma sonuçlarına göre;
- COVID-19 ve pulmoner emboli şüphesi olan 287 hastanın 118’i yoğun bakım ünitesinde tedavi görüyordu, 27’si ise hastanede hayatını kaybetti.
- 37 hastadan (yüzde 12,9) pulmoner embolinin radyografik kanıtına sahip olduğunu ve yüzde 87,1'inin olmadığı bulgusuna ulaşıldı.
- Genel olarak, pulmoner emboli görülen tüm hastalar ve pulmoner emboli görülmeyen 250 hastadan 225'i (yüzde 91,2) dahil olmak üzere, hastaların yüzde 92,3'ünün plazma D-dimer seviyeleri ≥0,05 µg/mL idi.
- Pulmoner emboli görülen ve görülmeyen hastalar için medyan D-dimer değerleri sırasıyla 1.0 ve 6.1 µg/mL idi; D-dimer değerleri sırasıyla 0.2 ila 128 µg/mL ve 0.5 ila 10.000 µg/mL'den fazlaydı.
- Pulmoner emboli görülmeyen hastalarda ortalama D-dimer değerleri daha düşüktü.
Araştırma sonucunda, Covid-19 nedeniyle hastaneye kaldırılan hastalarda pulmoner emboliyi dışlamak için D-dimer düzeylerinin kullanılmasının uygun olmayacağı ve sınırlı klinik fayda sağlayacağı tespit edildi.