Kadınlara iyi haber: Yeni geliştirilen ultrason tekniği 'elastografi' sayesinde kadınlarda meme kanseri olup olmadığı biyopsi yapılmadan anlaşılabilecek.
AP - CHICAGO - Artık binlerce kadın, iğne ya da neşterle hücre alınan biyopsinin endişe, rahatsızlık, bekleme süreci ve masrafından kurtulabilir. Zararsız göğüs şişliklerini kötü huylu şişliklerden ayıran 'elastografi' adlı teknik, 80 kadında denendi ve hepsinde doğru sonuçlara ulaşıldı. Uzmanlar tekniğin ileride zarar görmüş kalpleri teşhis edebileceğini ve prostat kanseri tedavisine de yön verebileceğini düşünüyor. Tekniği 90'larda geliştiren Jonathan Ophir, elastografiyi vücut dokusunun esnekliğini ölçme ve tasvir etmenin bir yolu olarak anlatıyor.
Sert dokular karanlık görünüyor
Aslında elastografi, tıptaki en eski yöntemlerden biri olan elle muayenenin geliştirilmişi. Geleneksel ultrason ve elastografi, vücudun
içinde neler olduğunu resmedebilmek için yüksek frekanslı ses dalgalarını kullanıyor, fakat elastografi bir adım daha ileri gidip ultrasondan farklı olarak göğüs dokusunun sıkıştırılmasının öncesi ve sonrasında eko dalgalarını topluyor. Sonuçta sert dokular karanlık, yumuşaklarsa aydınlık bölgeler olarak görülüyor.
Jonathan Ophir, meme kanserinin elastogram adlı cihazda geleneksel ultrasondan daha geniş görüldüğünü, çünkü elastogramın kanserli dokuyu 'görebildiğini' söylüyor. Ancak, Rush Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden Dr. Constantine Godellas, doktorların biyopsi yapmazlarsa dava açılmasından korktuklarını, bu yüzden, elastografinin geniş çaplı araştırması yapılmadıkça doktorların ve hastaların biyopsiden vazgeçmeyeceklerini belirtiyor.
Radikal