Medimagazin logo

2012 de sağlık çalışanına şiddetle başladı

Samsun'da bıçakla yaralama vakasına müdahale etmek isteyen 112 Acil servis görevlileri yaralı kadının yakınları tarafından darp edildi.
2012 de sağlık çalışanına şiddetle başladı
Abone Ol:
Medimagazin google abone ol

Edinilen bilgiye göre, Kadıköy Mahallesi Osmaniye Caddesi'nde bir evde bıçakla yaralama vakasına yönlendirilen 112 Acil Servis ekipleri, yaralı kadına müdahale etmek isterken kadının yakınlarının saldırısına uğradı. Adrese ulaştıklarında yaralı yakınlarının sözlü saldırısına maruz kalan 112 Acil Servis ekibinde görevli sağlık görevlisi Ercan Toraman ve Altun Çelik, karnından yaralanan kadına müdahale etmek istedi. Sağlık görevlilerinin ısrarla yaralıya müdahale etmek istemesine karşı gelen ve alkollü oldukları öne sürülen hasta yakınları sağlık görevlisi Ercan Toraman'a tekme tokat saldırdı. Darp edilmesine rağmen yaralı kadını Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne yetiştiren Ercan Toraman, ekipte bulunan diğer arkadaşları tarafından tedavisi için Gazi Devlet Hastanesi'ne götürüldü.

Yüzünde darp izleri bulunan Ercan Toraman meslektaşları tarafından gözlem altında tutulurken, 112 Acil Servis'te görevli diğer sağlık görevlileri ise yaralı arkadaşlarına destek vermek üzere Gazi Devlet Hastanesi'ne geldi. Artık bu tip olayların sona ermesi gerektiğini belirten 112 Acil Servis görevlisi Dr. Hakan Alan, "Bıçaklanma olayına giden arkadaşlarımız, bıçaklanan bayanın müdahale amacıyla yaralı yeri görmek istemiş. Hasta yakını alkollüymüş, tepki göstermiş, 'yengemin orasını açamazsınız, bakamazsınız' diye kafa atmış arkadaşımıza. Biz gece gündüz, yağmur, kar, kış demeden çalışıyoruz. Güvenlik ekipleri yanımızda oluyor, olmuyor. Arzu etmediğimiz olaylar, böyle olmasını istemiyoruz. Bu tip olayların bitmesini istiyoruz. Vatandaşların bizim yaptığımız işe saygı duymasını istiyoruz" dedi.

Yaşadıkları olayı korku içinde anlatan sağlık görevlisi Altun Çelik, "Bizi çok güzel karşıladılar, eve çıktığımızda hasta yakını bizi şikayet edeceğini söylemeye başladı. Biz müdahale etmeye çalıştık, hasta yakını 'hastaya dokunmayın, alıp götürün' dedi. Bize müdahale ettirmediler. O anda ne olduğunu anlamadan saldırdılar. Hastayı apar topar çıkarttık, evden götürdük. Yapacağımız hiçbir şey yoktu, bize müdahale ettirmediler" diye konuştu.

2012
de
sağlık
çalışanına
şiddetle
başladı
Yorum (4)
Debreli Hasan Aga
Uyanık(!)arkadaşlarım. Madem darp edildiniz, ne diye hastayı gene de götürmeye çalışıyorsunuz. Çağırın polisi şikayetçi olun. Rapor alın. Ya sizi de bıçaklasalardı ne yapacaktınız?. Kendinize acımıyorsanız çoluk çocuğunuza acıyın. Bu caniler ve haydutlar hakkında kanun çıkarmayanlara ve mevcut kanunları uygulamayanlara ibret olsun. Kendi başlarına gelseydi ne yaparlardı???
0
Cevapla
CEM ŞAHAN
SAMSUN’DA SAĞLIK ÇALIŞANLARINA YÖNELİK ŞİDDET DEVAM EDİYOR! Samsun’da sağlık çalışanlarına yönelik fiziksel şiddet her geçen gün artarak devam ediyor. Yılbaşına da 2 şiddet maruziyeti ile girdi sağlık çalışanları. *Önce Gazi Devlet Hastanesinde poliklinik tıbbi sekreteri, herkesin gözü önünde , bir hasta tarafından saçlarından sürüklenerek fiziksel şiddete maruz kaldı. *Sonra yılbaşı günü, Samsun`da bıçakla yaralama vakasına müdahale etmek isteyen 112 Acil Servis görevlileri yaralı kadının yakınları tarafından darp edildi. Ülkemizin içinde bulunduğu toplumsal süreçte şiddet her alanda hızla artmakta. Şiddetin oluşmasını önleyici toplumsal tedbirler ise ne yazık ki alınmamakta, hatta bazı durumlarda yetkili ve sorumlu olanlar şiddeti doğuran, yaygınsallaşmasını sağlayan nedenler arasında bizzat yer almaktadır. Toplumsal şiddetin artışına paralel olarak sağlık çalışanları ve hekimler de son yıllarda çok boyutlu olarak şiddet ile karşı karşıya kalmaktadır.Sağlıkta Dönüşüm Programı sonucu hastanın müşteriye dönüştürülmesi ve hekim emeğinin değersizleştirilmesi, siyasi iktidarın popülist yaklaşımlarla hekimleri sağlıkta yaşananların sorumlusu olarak göstermesi, bu çerçevede hekimleri ve hekimlik mesleğini rencide edici yaklaşımlar sergilemesi hekimlere ve diğer sağlık çalışanlarına yönelik şiddetin oluşmasına önemli bir ivme kazandırmıştır.Siyasi iktidar çeşitli argümanlarla halkı hekimlere karşı yönlendirerek, şiddet uygulanmasına göz yummakta, güç-iktidarlarını hekimler üzerinde baskı oluşturarak pekiştirmek istemektedir. Bugüne kadar şiddete uğrayan hekim ve sağlık çalışanlarının yanında yeterince yer almayan siyasi iktidar ve kimi yandaş yöneticileri yasal görevlerinin gereğini yerine getirmemektedirler. Şiddete maruz kalmamızın ardından, pek çok yerde doğrudan hekim karşıtı taraflı bir yaklaşım olarak tarif edilebilecek bir tutumla saldırıya uğramış hekimi şikayetinden vazgeçirme, barıştırma yolu yeğlenmektedir. Bu hekimlerin yaşadığı mağduriyeti artırmakta ve sürekli hale getirmektedir. Sorumluların bu kayıtsızlığı sonucu hastalar tarafından şiddet öncelikli hizmet almak için bilinçli uygulanır hale gelmiştir.Hekimler mesleklerinin gereğini yaparken değişik türde şiddet olayları ile karşılaşmaktadır. Bunlar; *Sözel şiddet (küfür, hakaret vb), Davranışsal şiddet (aşağılayıcı davranışlar), Fiziksel şiddet (darp, yaralama, ölüm), Tehdit edici davranışlar (zarar verme niyetinin gösterilmesi, tehdit edici vücut dili, sözel veya yazılı tehditler), şeklinde oluşmaktadır. Türk Tabipleri Birliği tarafından gerçekleştirilen araştırmalar göstermektedir ki şiddet olayları en fazla acil birimlerde (%62) görülse de tüm hekimlik alanlarında (kamusal-özel, tüm branşlar) yaşanmaktadır.Şiddet uygulayanların %86’sı hasta ve hasta yakını olup bunlar arasında %54 ile en fazla hasta yakını şiddete başvurmaktadır. Şiddet uygulayanların %92’si erkeklerden oluşurken, en fazla şiddete kadın hekimler uğramaktadır.Meslek yaşantısında sağlık çalışanlarının %64’ü en az bir defa şiddete maruz kalmış, %96’sı sağlık ortamında şiddete tanık olmuştur.Şiddet olaylarına bağlı olarak hekimler hasta ya da hasta yakını tarafından şiddete uğrayacağı algısını taşımakta ve de mesleğini gereği gibi yapamaz durumdadır. Hekimler yaşadıkları şiddet olayları karşısında kurumlarının konuya duyarsız kalmaları sonucu kurumlarına karşı güvensizlik duymaktadır. Şiddet hekimlik mesleğin bir parçası haline getirilmeye, hekimlere kanıksatılmaya çalışılmaktadır. Ancak hekimlik mesleği açısından şiddetin kanıksanması mümkün değildir ve Türk Tabipleri Birliği olarak hekimlere ve diğer sağlık çalışanlarına uygulanan şiddeti kanıksamayacağız. Çünkü kanıksamak demek hekimlik mesleğini gereği gibi yapamamak demektir. Bu da toplumun nitelikli sağlık hizmeti almasının önünde en büyük engel olarak ortaya çıkacaktır. Hekimlik mesleği karşılıklı saygı ve güven üzerine kurulu olup bu ilişki yılların birikimi sonucu ortaya çıkmıştır. Hasta ve hekim arasındaki güven ve saygı ilişkisi birileri tarafından bozulmaya çalışılıyorsa, bilinsin ki bu topluma, halka karşıt olma anlamına gelir ve bunun onarımı oldukça güçtür.Türk Tabipleri Birliği ve hekimler olarak her zaman toplum sağlığını kendi önceliklerimizden önde tuttuk ve her zaman halkın sağlığının yanında yer aldık ve de alacağız.Sağlık sisteminde yaşanan olumsuzlukları topluma anlatmaya, olumsuzluklara karşı mücadele etmeye çalıştık ve de çalışacağız.Şiddetin toplumsal sorunlarda olduğu gibi sağlık sorunlarının çözümünde de yerinin olmadığını düşünüyor ve karşı çıkıyoruz.Bu çerçevede toplumda, hekimlerde şiddet ve nedenleri konusunda farkındalık yaratmayı amaçlayarak bir dizi çalışmayı başlattık ve yürütüyoruz. Sağlık çalışma ortamında şiddetin önemli bir risk faktörü haline gelmesinden dolayı buna karşı acilen yasal mevzuatın oluşturulmasını ve güvenlik önlemlerinin alınmasını talep ediyor, siyasi iktidarın hekim ve sağlık çalışanına karşı popülist politikalardan vazgeçmesini diliyoruz. Bu kentte sağlık çalışanlarına karşı artan şiddet karşısında kamu yönetimini de sorumluluklarını yerine getirmeye davet ediyoruz. UZM.DR.CEM ŞAHAN
0
Cevapla
ey
Sağlık çalışanlarına şiddet ,akıl almaz boyutlara ilerlemektedir.Bu konuda,"iletişimsizlik" yakıştırmalarından ziyade gerçekler görülerek hareket edilmezse, bunun önü alınamayacaktır.
0
Cevapla
Ömer Sümer
Arkadaşlar mesele sağlık çalışanına şiddet değil devlete olan saygının azalmasıdır. Yıllardır söylüyorum. Bir hemşire darp edildiğinde hekim onu korumaz ise, yarın hekim darp edilir. Darp edilen hekim başhekim tarafından korunmaz ise yarın başhekim darp edilir. Başhekimi kaymakam korumaz ise yarın kaymakam darp edilir. Demek istediğim şu. Devlet çalışanları devlet için görevleri başında çalışırken şiddete maruz kalıyorlar ise bu şiddetin devlete karşı olduğu unutulmamalıdır. Devlete yapılan saygısızlık, şiddet en ağır derecede cezalandırılmalıdır. Aksi halde bu saygısızlık ve şiddet devletimizin en üst kademesine kadar uzayacak ve binlerce yıllık devlet anlayışımız zarar görecek. Malesef bundan da en fazla masum vatandaş zarar görecek. Devlet vatandaş içindir. Devlet vatandaşa iyi hizmet verebilmesi için de güçlü olmalıdır. Daha dün teröristlerce kameralar önünde darp edilen kaymakamın halini görünce çok iyi anlarsınız belki. http://www.hurriyet.com.tr/gundem/19581961.asp Önemli rica: Lütfen bu konuda siyaset yapmayalım. Yorumlarımızı objektif olarak yapalım.
0
Cevapla
Yorum Yaz
0/300

Bu haberler de ilginizi çekebilir