Eczacılar yaptıkları açıklamalarda Son üç yıllık süreçte 2009 yılı fiyat ayarlamalarında eczanelerde bulunan ilaçların fiyatları ortalama% 25civarında indirilmiştir. Eczanelerin zararı ise son iki aylık satın alma rakamları üzerinden ve raflarda yer alan ilaç sayım değerleri ile karşılanmaya çalışılması kararı ile eczaneler ortalama fiyat düşüşünün% 10 unu üstlenmek zorunda bırakılmıştır. dediler.
2010 yılında sosyal güvenlik sistemindeki yeni ve yüksek kalite anlayışı içerisinde uygulamaya alınan ITS (İlaç Takip Sistemi) alt yapı çalışmaları ve deneme çalışmaları tamamlanılmaya devam ederken 2009 yılından ders almış eczacıların karşısına fiyat ayarlamalarında esas alınan sistem olarak ortaya çıkarılmıştır. ITS kare kod uygulamalarının firmalar depolar ve eczaneler tarafından tam olarak kayıt altına alınamadığı bir ortamda ITS kayıtlarının esas alınacağı bir fiyat düşüş uygulamasına gidilmesi kararına varılmıştır. Bu konuda Eczaneler maalesef verilen süreler içerisinde ITS stok bildirimlerini yapamamış yapanlar ise ITS alt yapı yetersizlikleri sebebiyle raflarında bulunan ilaçların çoğunun stok bildirimlerini belirtmemişlerdir.. 2009 yılı fiyat düşüş uygulamasından ders alan eczacılar toplu hareket edip seslerini duyurmaya çalışsalarda, maalesef tüm bu süreç sonunda eczacıların fiyat düşüşüne karşı bir duruş sergilediği görüntüsü yaratılıp, esas olarak fiyat düşüş zararları Eczacılara yüklenmiştir.
Eczacıların yaptıkları açıklamalarda, Eczacıların, 2010 yılı fiyat ayarlamasında ortalama fiyat düşüşünün yarısını üstlenmek ile kendilerine yeni bir rol buldukları söylendi.
2011 yılında bu sistem eczacılar içinde farklı bir şekilde gelişmemekte sadece önceki yıllarda kimin daha çok ders çıkarttığının bir göstergesi olarak şekillendiği belirtildi.
Fiyat uygulamalarını yapanlar ilk önce fiyat düzenlemesinin yapılacağını ilaç sektörlerine sufle etmeye başladılar. Böylece ortak hareket eden tüm grupların buna odaklanmasını sağladılar. Daha sonra bir mini uygulama gündeme getirilerek Bir deney yapılır. Deneyde amaç ani değişikliklere verilen reaksiyonu ölçmek ve ortadan kaldırmaktı dediler.
Eczacılar olaya bir örnek vererek, Deneyde bir kap bir miktar su su ısıtıcı ve bir canlı kurbağa kullanılır.Kap içerisine dökülen su kaynayana kadar ısıtılır. Canlı kurbağamız kaynayan suya bırakılır. Ani ısı değişimini fark eden kurbağa bir çırpıda kaptan çıkar.Deneyin ikinci kısmında oda sıcaklığındaki su kaba boşaltılır ve içerisine canlı kurbağa konur. Kap ısıtıcı üzerinde yavaşça ısınmaya bırakılır. Isı değişimini fark edemeyen kurbağa kaynayan suyun içerisinde haşlanarak ölür dediler.
Eczacılar, 2011 yılı bana bu mini deneyi hatırlattı. Maalesef eczacıların ortak hareket etme kurumları sufle edilmiş fiyat düşüş tarihine odaklanmışken haftalık fiyat ayarlamaları devreye alındı. Bunun sonucunda refleks göstermesi engellenen eczacı yavaş yavaş kaynayan suda pişmeye bırakıldı. Öğrendiğim kadarıyla son dört ayda haftalık olarak uygulamaya alınan fiyat düşüşünden 2010 yılında toplu hareket etmesi cezalandırılmayan eczacının tüm fiyat düşüşünü üstlenerek cezalandırılması sağlanır.
Son dört aylık ortalama ilaç fiyat düşüşünün ortalama 15% leri bulduğunu üzülerek gördüm. Hele son üç yılda eczacıya yüklenen toplam 35-40% ları bulan zararı en son yapılan uygulama ile gerçekleştirilmesi, oldukça manidar olmuştur dediler.