Hemşirelikte Araştırma Geliştirme Derneğininkuruluşu ve amaçlarıyla ilgili neler söylemek istersiniz?
Ayten Demir Zencirci:Derneğimiz 1996 yılında kuruldu. Amacı, lisans mezunu hemşirelerin alandaki açıklarını belirleyip, bunlara yönelik eğitim vermekti. Kurslarımız 2008-2012 yılları arasında yılda bir kez yapılıyordu. 2012 yılından itibaren de yılda iki kez yapmaya başladık. Kurslar kâr amaçlı yapılmadığı için, tüm giderlerini Dernekten sağlıyoruz.
Peki,kurslarınızın genel içeriği nedir?
Ayten Demir Zencirci:Genel olarak; istatistik, akademik yazma becerileri, ileri istatistik ve araştırma kursları gibi alanlarda eğitim veriyoruz. Kurs süreci bittikten sonra, en fazla rağbet gören kurslara öncelik veriyoruz. Şu ana kadar istatistik kurslarına daha çok rağbet olduğu için bu konuya ağırlık verdik.
HEMAR-G Başkanı Doç. Dr. Ayten Demir Zencirci
İstatistik kurslarına rağbet olmasının sebebi, hemşirelerin bilimsel araştırma yapmasından kaynaklı ihtiyaçlar mı?
Ayten Demir Zencirci:Talep, hep vardı. Fakat imkânlarımız yeterli değildi. Dernek olduğumuz için maddi bir kaynağımız yok, bu hizmeti kâr amaçlı vermiyoruz. Eğitimcisinden mekânına kadar belirli bir altyapıya sahip olmak gerekiyordu. O nedenle fırsat buldukça yapıyoruz.
Konuyla ilgili başka ne gibi çalışma ve projeleriniz var?
Ayten Demir Zencirci: 1996 yılından beri yayın hayatında olan Hemşirelikte Araştırma-Geliştirme dergimiz var. Türkiye Atıf Dizini ve TÜBİTAK tarafından taranılıyoruz. 2008 yılından bu yana yılda üç sayı olarak çıkartabiliyoruz ve çalışmalarımızı uluslararası atıf indeksine de taşımak istiyoruz.
Türkiye’de hemşirelerin bilimsel çalışmalara ilgisini nasıl buluyorsunuz?
Ayten Demir Zencirci:Sahadaki arkadaşların katılımı daha az. Kamu ve özel diye ayıracak olursak, kamudaki hemşirelerin katılımının daha düşük olduğunu söyleyebilirim. Özel sektörde de nitelikli eleman yetiştirme amacı olduğu için kurumlar maddi ve manevi destek sağlayabiliyor.
Hemşirelik mesleğinde yaşanan sorunlarla ilgili neler düşünüyorsunuz?
Rabia Güven: Akademisyenler öğrenci yetiştirirken, biz sahada hasta başında çalışıyoruz. Hastane, üniversite ve Dernek arasında paslaşmalar oluyor. Yapılan araştırmayı uygulayabilmek önemli. İstatistiklerle yapılan araştırmalar bilimselleştiriliyor. “Yaptığını yaz, yazdığını uygula, uygulamaları değerlendir” sonucuna gidiyoruz. Daha profesyonel, hem hastanın hem de hizmeti sunanın memnun kaldığı bir süreç ortaya çıkıyor. Yoksa hemşirelik algısı enjeksiyon yapan, tansiyon ölçen kişi tanımından ibaret değil.
HEMAR-G Kurs Komitesi Başkanı Rabia Güven
Hemşirelerin iş yükü göz önüne alındığında bilimsel araştırmalarla bağlantısı ön yargı oluşturabilir mi?
Rabia Güven: İstatistik önemli bir eğitim. Fakat bu eğitimi tamamlayabilmemiz için hemşirelerin lisans eğitimini almış olmaları gerekiyor. Yani eğitim süreçlerinde temel istatistik dersleri alınmış olmalı. 2007 yılından sonra hemşirelik yasası değişti. Hemşireliğin tanımına; liseden sonraki eğitim sürecini, yani üniversite eğitimini tamamlamış olmak şartı getirildi. Siyasi etkilerle de sağlık meslek liseleri eğitim vermeye devam ediyor. Özelleri bile açıldı. Biz sağlık meslek liselerinin kapanmasını bekliyorduk. Torba Yasa’da bunun adı hemşire yardımcılığı olarak geçiyor, fakat sahada meslek oturtulmamışken mesleğin yardımcısı olmaz. On yedi 18 yaşında, ergenlik sürecini dahi tamamlamamış çocuklara bir de hasta bireyin sorumluluğunu veriyoruz. Çocuk üzerindeki etkisini düşünebiliyor musunuz? Bizim elimizde en önemli şey olan insan hayatı var. Bu nedenle önemli.
Şu andaki Sağlık Bakanlığının politikaları ve hemşirelerin eğitimiyle ilgili son olarak ne söylemek istersiniz?
Ayten Demir Zencirci:Sağlıkta bugün geldiğimiz noktaya bakarsak, hemşire ucuz insan gücü durumunda. Maalesef “Ne kadar ucuza mal edersek, o kadar iyi.” mantığı hâkim. Çocuk, hasta ve çalışan haklarını düşünerek ergen yaşta hemşirelik sorumluluğunu vermek zor. On sekiz yaşını bitirmeden bu sorumluluğu vermemek gerekiyor. Türkiye’de uluslararası bir sterilizasyon gerekiyor. Bu uğurda 30-40 yılını veren insanlar var. 2007 Yasası da onların sayesinde çıktı diyebiliriz. 2007 yılında çıkartılan beş yıllık yasada açık bırakıldı. O açıkta da gerek olursa sağlık meslek liselerinden geçici süre için beş yıllık öğrenci alınacağının altı çizildi. 2012 yılında bu süre doldu, fakat süreyi uzattılar. Şu an ikinci dönemini yaşıyor. Kısacası, 2007’de çıkartılan yasa unutuldu. Unutulduğu an da, hemşire yardımcılığına dönüş yapıldı. CHP Milletvekili Altuğ Atıcı, bu konuda bizim duygularımıza tercüman oldu, diyebilirim. Kendi sağlığımızı düşünerek, tanı koyup uygulamaya geçiren hemşirelerden bahsedeceğiz. Sahada ayrı, akademide ayrı bütün sorunların temeli de bu.