MEDİMAGAZİN-Açılımı “Domuz akut ishal sendromu – koronavirüs” olan SADS-CoV virüsü, adından da anlaşılacağı üzere domuzları enfekte etse de, virüs ilk olarak yarasalarda ortaya çıktı. Uzmanlar, Çin’de bulunan ve SARS-CoV-2’ye benzer bir yol izlediği düşünülen bu virüsün Covid-19’dan daha ağır tablolara neden olabileceğini tahmin ettiklerini öne sürdü.
Araştırmacılar, SARS-CoV-2 ile arasındaki en büyük farkın SADS-CoV’un solunum sisteminden ziyade gastrointestinal sistemle ilgili semptomlar geliştirmesi olduğunu ifade etti. Ancak bu durum onu daha az tehlikeli hale getirmiyor. Uzmanların belirttiğine göre, bu yeni virüs birçok durumda SARS-CoV-2’den daha tehlikeli olabilir.
Veriler, SADS-CoV’un geniş bir konakçı yelpazesine sahip olduğunu ve belki de domuzları bir ara tür olarak kullanarak diğer hayvan ve insanlar arasında yayılma potansiyeline sahip olduğunu gösteriyor. Ek olarak, bu yeni virüs remdesivir gibi ilaçlara da olumlu yanıt veriyor.
Uzmanlar, yeni insan ve hayvan koronavirüslerinin ortaya çıkışıyla, yeni keşfedilen zoonotik türlerin tehdit potansiyelini karakterize eden yeni stratejiler geliştirilmesi gerektiğinin altını çiziyor. Araştırmanın başyazarı Caitlin Edwards, yeni bir salgının ortaya çıkmasını ve büyük ekonomik kayıpları önlemek için hem domuz işçilerinin hem de domuz popülasyonunun SADS-CoV enfeksiyonlarının belirtileri için devamlı olarak izlenmesi gerektiğini öneriyor.