MEDİMAGAZİN - İlk olarak 1960'ların başında anksiyete ve uykusuzluk tedavisinde kullanılmaya başlanan benzodiazepinler, 1977 yılına gelindiğinde dünya genelinde en çok reçete edilen ilaçlar haline geldi. Yaygın kullanımlarına ve genel güvenlik algısına rağmen, özellikle yaşlı bireylerde tolerans, bağımlılık ve düşme ve kırık riskleri ile ilgili endişeler devam etmiştir. Günümüzde, SSRI'lar gibi modern antidepresanlar daha yaygın olarak reçete edilmektedir, ancak benzodiazepinler kullanımda kalmaya devam etmektedir.
Tarihsel olarak, benzodiazepinlerle ilgili çalışmaların çoğu sağlık sonuçlarını yalnızca 6 ila 8 hafta gibi kısa süreler için takip etmiştir. Bu sınırlı veri, özellikle 65 yaş üstü kişilerde uzun süreli kullanımları konusunda tıp uzmanları arasında çelişkili görüşlere yol açtı. Bazı klinisyenler tolerans ve bağımlılık risklerinden kaçınmak için kullanımın birkaç hafta ile sınırlandırılmasını savunurken, diğerleri uzun süreli kullanımın kabul edilebilir olduğunu düşünmektedir.
Kronik ile aralıklı kullanım incelendi
Ontario, Kanada'dan geniş bir veri kümesi kullanılarak yapılan kapsamlı bir çalışma, yaşlı yetişkinlerde benzodiazepin kullanımının etkileri hakkında yeni bilgiler sağladı. Çalışmada 57.000 kronik kullanıcı (altı ay boyunca düzenli olarak ilaç kullananlar) ile 113.000 aralıklı kullanıcının (ilaca ara verenler) sağlık sonuçları karşılaştırıldı. Bulgular çarpıcıydı: kronik kullanımdan aralıklı kullanıma geçiş, %20 daha az kalça kırığı, %7,5 daha az hastaneye yatış veya acil durum ziyareti gerektiren düşme ve bir yıl içinde uzun süreli bakım ihtiyacında %24 azalmaya yol açabilir.
Paradigma değişikliğine vurgu yapıyor
Baş araştırmacı Dr. Davies, 65 yaş üstü anksiyete veya uykusuzluk hastalarının benzodiazepinleri sürekli kullanmamalarının daha iyi olacağını tavsiye etti. Bazı hastalar ilaç rejimlerini değiştiremeyebilir veya değiştirmek isteyebilir, ancak aralıklı kullanıma kıyasla kronik kullanımla ilişkili riskleri anlamak çok önemlidir. Bu ilaçlar her zaman tıbbi rehberlik altında alınmalıdır.
Bu çalışma, önemli bir halk sağlığı sorunu teşkil eden düşme, bilişsel yan etkiler ve bozulmuş sürüş becerileri gibi uzun süreli benzodiazepin kullanımıyla ilişkili riskler ışığında özellikle önem taşıyor. Küçük bir hasta grubunun uzun süreli kullanıma ihtiyacı olsa da, bu tür hastaların mevcut sayısı muhtemelen çok fazla.
Bu araştırma, güvenlik ve etkinliği optimize etmek için benzodiazepinlerin reçeteleme uygulamalarında, özellikle de yaşlı nüfus için bir paradigma değişikliğine ihtiyaç olduğunu vurguluyor.
