ANKARA-Rixos Otel'de düzenlenen, ''Sağlıkta Performans ve Kalite Kongresi''nde konuşan Seydaoğlu, Adana'daki 6 hastaneyi kapsayan bir anket yaptıklarını söyledi. Bir halk sağlığı sorunu haline gelen şiddetin artık küresel boyut kazandığını belirten Seydaoğlu, kadın ve çocuklara yönelik şiddetin de arttığını belirtti.
Sağlık çalışanlarına şiddetin de büyük bir artış gösterdiğine işaret eden Seydaoğlu, ''Sağlık çalışanları, diğer mesleklere oranla 16 kat daha fazla şiddete maruz kalmaktadır. Elbette polisler, öğretmenler, kamu görevlileri de şiddet görmektedir. Ama sağlığın doğası gereği farklılıkları var. Sağlık çalışanları başlarına geleni de normal gibi kabul ediyor, 'hasta bu, döver de sever de, hastalığına vermek lazım' diye düşünüyor'' dedi.
Sağlık çalışanlarının sözle hakareti çoğu zaman şiddet olarak kabul etmediğini, ancak fiziksel bir saldırıya uğradığı zaman şikayette bulunduğunu vurgulayan Seydaoğlu, şiddete uğrayan sağlık çalışanının yaşadığı moral bozukluğu nedeniyle bunun çalışmasına yansıdığını söyledi. Seydaoğlu, şiddete maruziyet sıklığını tespit etmek için 6 ayrı hastanede 5 bin 796 anket yaptıklarını ve katılımcılara son 6 ay içinde fiziksel şiddete uğrayıp uğramadıklarını sorduklarını aktardı.
Ankete katılanların hastanelerinde yönetici konumunda olmamasına dikkat ettiklerini dile getiren Seydaoğlu, ''Anketin sonuçlarına göre sağlık çalışanlarının yüzde 12.2'si şiddet görüyor. Yani 10 sağlık çalışanından biri şiddete maruz kalmaktadır ve bu da çok önemli bir rakamdır. İstanbul'da yapılmış benzer bir ankette de sonuç yüzde 12.1 çıkmıştır. İki anketin sonuçları birebir örtüşmektedir'' diye konuştu.
Fiziksel şiddete erkek sağlık çalışanlarının daha fazla uğradığını dile getiren Seydaoğlu, pratisyen hekimlerin yüzde 24 ile en yüksek oranda fiziksel şiddete maruz kalan sağlık çalışanları olduğunu, diş hekimlerinin ise yüzde 8.3 ile şiddete uğramada son sırada yer aldığını belirtti.
-''Hastane güvenliği çok önemli''-
Hastane güvenliğinin büyük önem taşıdığına değinen Seydaoğlu, güvenlik önlemlerinin çok yetersiz olduğu hastanelerde yüzde 37 oranında, yeterli olduğu hastanelerde ise yüzde 3.5 oranında fiziksel şiddetin meydana geldiğini bildirdi.
Şiddet gören sağlık çalışanlarından yüzde 39.8'inin çalıştıkları hastaneden ayrılma isteği duyduklarının da ankette ortaya çıkan bir başka sonuç olduğunu ifade eden Seydaoğlu, özellikle ABD'deki hastanelerde sağlık çalışanlarının şiddete maruz kalmamaları için yüksek güvenlik önlemleri alındığını, bu kapsamda metal dedektörler, kameralar ve panik butonları konulduğunu, hasta yakınlarının da acil servislere alınmadığını vurguladı.
-İşyerinde bezdiri-
Kırıkkale Üniversitesi Sağık Bilimleri Fakültesi öğretim üyelerinden Yrd. Doç. Dr. Oğuz Işık da işyerinde bezdiri (mobbing) konusunda yaptıkları anketin sonuçlarını toplantıda paylaştı.
Son yıllarda ''mobbing'' konusunun çok gündemde olduğunu, bu konuya bir Türkçe karşılığın arandığını ve ''bezdiri'' kelimesinin kullanılmaya başlandığını dile getiren Işık, anketlerinde uğranılan davranış tarzının bezdiri olabilmesi için de 6 ay içerisinde haftada en az 1 kez bu davranışa maruz kalınmasının kriter alındığını söyledi.
Bu nedenle yapılan araştırmalarda uğranılan bezdiri oranlarının ülkelere göre farklılık gösterdiğini anlatan Işık, bu kriterlerin aranmaması durumunda oranların yükseldiğini belirtti.
Araştırmada bezdirinin en çok hastane yönetiminden geldiğinin ortaya çıktığını ifade eden Işık, bezdiriye uğrayan kişilerin yüzde 59'unun yazılı şikayet etmek gerektiğini aktardıklarını, yüzde 20'sinin ise ilgili kişiyle konuşarak problemin çözülebileceğini düşündüklerini söyledi.
Çalıştıkları kurumdan memnun olmayanların daha çok bezdiriye uğradıklarını dile getiren Işık, ''Anketimizin sonuçlarına göre, sağlık çalışanları arasında bezdiriye (mobbing) erkek çalışanlar daha fazla maruz kalıyor. Bu da ilginç bir sonuç olarak ortaya çıktı'' dedi.