MEDİMAGAZİN - Anesthesiology dergisinin Kasım sayısında yayımlanan bir araştırmanın ortaya koyduğu üzere, COVID-19 salgınının ardından anestezistler tükenmişlikte önemli bir artışla boğuşuyor. New York'taki Memorial Sloan Kettering Kanser Merkezi'nden Dr. Anoushka M. Afonso tarafından yönetilen araştırmada, Kasım 2022'de Amerikan Anestezistler Derneği'nin 2.698 ABD'li anestezist üyesiyle anket yapıldı.
Katılımcıların %67,7'sinin tükenmişlik açısından yüksek risk altında olduğunu ve %18,9'unun şu anda tükenmişlik sendromu yaşadığını gösteren bulgular endişe vericiydi. Bu rakamlar, pandeminin bu tıp profesyonellerinin ruh sağlığı ve refahı üzerinde yarattığı tahribatın altını çiziyor.
Tükenmişlik ile anestezi uzmanlarının karşılaştığı zorlu çalışma koşulları arasında önemli bir ilişki ortaya çıktı. Şaşırtıcı bir şekilde %78,4'ü yakın zamanda personel sıkıntısı yaşadıklarını bildirirken, %36'sı önümüzdeki iki yıl içinde işlerinden ayrılma niyetinde olduklarını ifade etti. Çalışma, ayrılmayı düşünenlerin tükenmişlik (%55,7'ye karşı %78,5) ve tükenmişlik sendromu (%13,3'e karşı %24,3) açısından yüksek risk prevalansına sahip olduğunu gösterdi.
Tükenmişlik iki ana nedeni
Araştırma, tükenmişlikle güçlü bir şekilde ilişkili iki temel faktör belirledi: İş yerinde algılanan destek eksikliği ve personel yetersizliği. Algılanan destek eksikliği nedeniyle tükenmişlik için yüksek risk 9,2'lik bir olasılık oranıyla ilişkilendirilirken, personel yetersizliği 1,96'lık bir olasılık oranına sahipti. Ayrıca, tükenmişlik sendromu için, iş yerinde algılanan destek eksikliği 6,3'lük bir olasılık oranına sahipti.
Çalışmanın yazarları, anestezi uzmanlarını etkileyen işyeri faktörlerinin, özellikle de algılanan destek eksikliği ve personel zorluklarının ele alınmasının acil bir ihtiyaç olduğunu vurguladı. Tıp camiası pandemi sonrasında yaşananlarla boğuşurken, bu temel sağlık çalışanlarının refahına öncelik verilmesi büyük önem taşıyor.
Sonuç olarak bu çalışma, anestezi uzmanları arasında giderek büyüyen tükenmişlik krizini hafifletmek ve bu kritik tıp uzmanlığının dayanıklılığını ve sürdürülebilirliğini sağlamak için önlemler almanın aciliyetinin altını çiziyor.
