Medimagazin logo

Mehmet Barlas Medimagazin'den alıntı yapıp Bakanlığa yüklendi

SABAH'tan Mehmet Barlas'ın yazısı...
Mehmet Barlas Medimagazin'den alıntı yapıp Bakanlığa yüklendi
Abone Ol:
Medimagazin google abone ol

Sağlık Bakanlığı kaş yapayım derken göz mü çıkartıyor?

 

Devlet hastanelerinde çalışan doktorların özel muayenehanelerini kapatmaları için çıkartılan yasa Anayasa Mahkemesi'nden geri dönünce, Sağlık Bakanlığı imkansızı isteyen bir dizi fiziki ve mimari koşul içeren yeni bir yönetmelikle muayenehane ve laboratuvarları fiilen kapanmaya zorluyor.
Düşünün ki üç yıl içinde konuyla ilişkili sekiz kez yönetmelik değiştirildi ve bunlar hakkında Danıştay yürütmeyi durdurma kararı verince ertesi gün yeni yönetmelik çıkartıldı.
Şimdi muayenehaneler için 4 Ağustos tarihi "Olmak ya da olmamak" anlamını taşıyor.
Mevcut yönetmelik bu tarihe kadar geri çekilmezse sonuçta binlerce muayenehane hekimi ve çalışanı işsiz bırakılacak.
Bu konuda muayenehanesi olan ve olmayan iki doktorun görüşlerini özetleyerek aktarıyorum.
Muayenehanesi olan Selçuk Erez şu noktaları vurgulamış:

Muayenehaneler kapanacak
"-Sonuçta çalışma özgürlüğü ve mesleklerini serbestçe icra etme hakkı, doktorların elinden alınmaktadır. Hastanın istediği doktoru özgürce seçerek uygar bir sağlık hizmeti alması engellenmektedir. Acaba doktorlar, tekelleşen özel hastane zincirlerinin patronlarına ucuz işgücü olarak sunulmak mı isteniliyor?
-Bu yönetmelik bir dizi mantıksızlıkla dolu. Örneğin, iki veya daha çok hekimin birlikte muayenehanede çalışmalarına izin verilmiyor. Neden diye sorduğunuzda bir cevap verememektedirler. Amacın maliyetleri artırarak, muayenehanede çalışmayı imkansız hale getirmek olduğu açıktır.
-Yönetmelik, kadın doğum hekimlerinin muayene odasının içine tuvalet zorunluluğu getiriyor. Odanın hemen yanında veya karşısında tuvalet olursa, bunu kapatma gerekçesi sayıyor. Tuvalet gibi en hijyenik olmayan birimi, muayene odası gibi en hijyenik olması gereken ortamın içine şart koşmanın ne mantıkla, ne bilimle, ne de akılla izah edilebilir bir yanı vardır.

Muayenehane hastane değil ki
- Türkiye'de Yönetmelik'te istenen standartlara sahip bina stoku yoktur. Örneğin standart asansör kapısı genişliği 80 cm değildir. Ya da daire girişi ve oda kapıları genişliği 110 cm değildir. 110 cm hastanelerde kullanılan mobil yatak ölçüsüdür. Bunun muayenehanede ne işi olabilir? Apartmanın merdiven basamaklarına bile uyulması imkansız ölçüler getirilmiştir. Böyle binaların olmadığı bilinirken böyle bir yönetmeliği dayatmak, muayenehanelerin kapatılması demektir."

Hedeflenen nedir?
Muayenehanesi olmayan Prof. Dr. Haldun Güner de "medimagazin.com"da  Yönetmelik hakkında şu noktaları vurgulamış: 
"-Yeni çıkarılan yönetmeliğe göre ortaya çıkan ya da çıkartılan bu uygunsuzluklar, nasıl düzeltilecek. Binaları toptan yıkıp tekrardan mı inşa etmeli? Yapalım denilse bile, buna kimin gücü yeter? Burada hedeflenen, bir punduna getirip de, yıllardır çalıştırılan muayenehanelere kilit vurulması için mi acaba? Yoksa, en azından yeni açılacak olanları, 'Hani şu yerden bitme gibi son yıllarda giderek artarak yapılan bir kısmı kiracısızlıktan yakınan, çok katlı ofis binaları ya da gökdelenlerine göndermek için mi?

Bakanlık doktorları sevmiyor mu?
-Bakanlığın, doktorları zora koşacak, başka başka tüzük ve yönetmelikleri hazırlamaya koyulduğunu hisseder gibi oluyorum. Yeni yönetmelik, yeni mahkemeler yeni sorunlar demek. Ne diyelim, hepimize hayırlı olsun.
Hesap yanlış. Düşünce yanlış, bu işlerin sonu nerelere uzanır? Hep birlikte yaşadıkça göreceğiz.
-Okuyan arkadaşlarım, sanmasınlar ki benim de muayenehanem var ve canım yanmış. Alakası yok. Bu nedenle, sırf o yüzden yazıyor diyenler yanılırlar. Halen fakültemde tam gün statüsüyle görev yapmaktayım."

 

MEDİMAGAZİN KÖŞE YAZARI PROF.DR.HALDUN GÜNER'İN YAZISININ TAMAMI İÇİN TIKLAYINIZ

sağlık
bakanlığı
kaş
yapayım
derken
göz
çıkartıyor?
Yorum (16)
muayenehaneci
hükümete yakın bir yazar bile bu işin tutarsızlığını dile getirmişse, muayenehane konusu gerçekten ya bir hesap ya da inatla açıklanabilir. şurada 1200-1500 muayenehane kaldı. bunların içinde öğretim üyesi olanlar 5'e kadar üniversitede çalışıyor ve performans almıyor. sadece 3000 civarı (prof ise) maaş alıyor. bakanlıkta çalışanların durumu da benzer. tamamen serbest çalışan grup var. bu kişiler tercihini yapmış. hiç bir iş kolunda böyle baskı yok.sağlık sisteminin herşeyi düzgün sadece 1500 muayenehane mi sorun oldu (Anadolu'da zaten hemen hemen kalmadı). Bu inat niye? Bakanlık inadı mı? Dr düşmanlığı mı? Ticari hesap mı? Hastanelerde işler mükemmel mi yürüyor. Özel hastaneler SGK üzerinden devletin kasasını kurutuyor. Muayenehanenin devlete yükü yok. Tam tersi teşvik edilmeli.
0
Cevapla
mehmet ozturk
muayenehaneci rumuzuyla yazan arkadaş kendi hakkını savunurken egemenlere özel hastaneler SGK yı soyuyor demeniz şart mı? yaptığınız böyle bir genellemenin yakındığınız sağlık bakanlığının uygulamalarından ne farkı var?
0
Cevapla
eu
Eğer gerçekten hekim seçme hakkı düşünülyor ve ekonomik olsun deniyorsa, devlete maliyeti olmayan, yanında işçi çalıştıran muayene haneler teşvik edilmeli hatta SGK onlardan hizmet satın almalı. Yok gözünün üstünde kaşın var deniliyorsa buradki tek hesap özel hastane ve vakıflara ucuz doktor sağlamaktan öteye , inattan öteye gitmez. Karı koca , kardeş,arkadaş ayni veya ayrı daldan iki hekimin aynı ofisi paylaşamamasının da mantıkla açıklaması yok, sadece hınç ve inatla açıklaması var.
0
Cevapla
Jinekolog
Sağlıkta dönüşüm “ bıçak parası ”nın adını “katkı payı” olarak değiştirmiştir. Eczanelerde her reçeteden para alınıyor. Eczaneler devletin özel kasası gibi para alıyorlar. Özel Hastaneler SGK dan para alarak devlet imkanlarını kullanıyor ve ayrıca hastalardan “katkı payı” alıyorlar .  Ha Sultan Ahmet ha Ahmet Sultan. Ne değişti ?. Değişen özel hastane ortaklarına  akp yanlıları alınarak SGK dan ödemelerin kolay alınması sağlandı. Partililerde bu işten para kazanıyorlar. Hayaldi gerçek oldu. Değişen bir şey yok muayehanesi olan devlet hastanelerini kullanıyor diyorlar. Bunu özel hastaneler alasını yapıyor. 
0
Cevapla
muayenehaneci
özel hastaneler SGK'nın kasasını kurutuyor dedim. bu özel hastane, poliklinik vb /SGK anlaşması nedeniyle devletin sağlığa ayırdığı bütçe eriyor, devletin cari açığı artıyor dedim."SGK'yı soyuyor" demedim. soymak başka bir şey.sonuçta devletin sağlık hizmeti veren bir uzvunu kesip (muayenehane) diğer uzuvlarını koruyarak sağlıklı beden yaratma anlayışını yanlış bulduğumu ifade etmek istedim.
0
Cevapla
Yorum Yaz
0/300

Bu haberler de ilginizi çekebilir