Medimagazin logo

"Hekimler artık yarı tanrısal bir varlık olmadıklarını anlamalı"

Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Tıp Fakültesi Farabi Hastanesi Başhekimi ve KTÜ Hasta Hakları Uygulama ve Araştırma Merkezi (HAHUM) Müdürü Prof. Dr. Tevfik Özlü, sağlıkta en büyük sorunlardan birinin, hekimin yüzyıllardan beri mistik dönemlerden gelen çok güçlü bir konumunun varlığı olduğunu savunarak, ''Hekim yarı tanrısal bir varlıktır. Hekimler artık bu konumlarının tartışılır hale geldiğini ve gidişin böyle olmadığını görmek zorundalar'' dedi.
"Hekimler artık yarı tanrısal bir varlık olmadıklarını anlamalı"
KTÜ Tıp Fakültesi Farabi Hastanesi Başhekimi ve KTÜ Hasta Hakları Uygulama ve Araştırma Merkezi (HAHUM) Müdürü Prof. Dr. Tevfik Özlü
Abone Ol:
Medimagazin google abone ol


TRABZON-Prof. Dr. Özlü, KTÜ Prof. Dr. Osman Turan Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen ''Sağlıkta Haklar, Sorunlar ve Sorumluluklar Kongresi'' kapsamında, ''Sağlıkta Etkin Hasta Rolü'' konulu konferans verdi.


     Sağlık çalışanlarının varlık nedeninin 'hasta' olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Özlü, ''Varlık sebebimiz hastaya yardımcı olmaktır. Bizi gerekli, anlamlı ve değerli kılan hastalarımızdır. Hastayı kaldırırsanız gereklilik de anlam da değer de kalmaz'' diye konuştu.


     Prof. Dr. Özlü, sağlık çalışanlarının temel misyonunun, hastaların sorununun çözmek ve onları memnun etmek olduğunu dile getirerek, şöyle devam etti:


     ''Sağlıkta alınan tüm kararlar eninde sonunda gelir hastayı etkiler. Sağlıkta tüm kararlar hasta içindir. Sağlığa erişim bir haktır. Sağlık bir lütuf değildir. Herkesin sahip olması gereken bir haktır. Herkes sağlığını koruyabilmeli, geliştirebilmeli, sağlıklı yaşayabilmeli, hastalandığında ihtiyacı olan sağlık hizmetlerine kolayca ulaşabilmeli, kendi imkanlarıyla baş başa bırakılmamalıdır. Çağdaş toplumlar herkesin sağlık hizmetine erişimi için gerekli koşulları sağlarlar. Bu, sosyal adalet anlayışıyla organize edilir.''
    
     -''HASTA KARŞISINDA OTORİTER TAVRIMDAN VAZGEÇMEM ÇOK ZOR AMA...''-
    
     Sağlık hizmetini verirken bunun hakkaniyete uygun bir şekilde, onurlu bir biçimde verilmesinin zorunluluk olduğunu ifade eden Prof. Dr. Özlü, şunları kaydetti:


     ''Böyle elitist bir tavırla, (Bak işte ben sana bu hizmeti veriyorum, öyleyse sen de beni saymak zorundasın, ben de bu konuda senin üzerinde bir yaptırıma sahibim, güç bende) rolü içerisinde olmamamız gerekir. Eşit ilişkiye alışmamız gerekiyor. Bu çok zor bir şey. Bir hekim olarak ben de 'buyurgan hekimlik' nosyonuyla yetiştirildim. Dolayısıyla hasta karşısında o otoriter tavrımdan vazgeçmem çok zor ama artık dünyanın gidişi bu yönde değil.''


     Sağlıkta en büyük sorunlardan birinin, hekimin yüzyıllardan beri, mistik dönemlerden gelen çok güçlü bir konumunun varlığı olduğunu savunan Prof. Dr. Özlü, şunları söyledi:


     ''Hekim yarı tanrısal bir varlıktır. Yeryüzünde insanlara şifa dağıtan tanrının adeta elleridir. Dolayısıyla herkesin saygı duyması gereken, tartışılmayan, sorgulanmayan, her yaptığında bir fazilet veya hikmet bulunan, her söylediği veya yaptığı iyi olan, iyilik perisi gibi kötü bir şey yapmayan, yanlış yapmayan bir varlık gibi algılanagelmiştir. Bu algı maalesef günümüzde de hekimler tarafından özellikle halen sahiplenilmektedir. Hekimler artık bu konumlarının tartışılır hale geldiğini ve gidişin böyle olmadığını görmek zorundalar.''


     Prof. Dr. Özlü, hastaların yaşadığı sorunların kolaylıkla görülemediğini belirterek, şöyle konuştu:
     ''Sağlık yöneticilerinden şunu denemelerini istiyorum. Bir gün tanınmadığınız bir ilde sağlık çalışanı olduğunuzu söylemeden herhangi bir kamu hastanesine gidin, sıra alarak bir poliklinikte muayene olun, gidin röntgen çektirin, gelin tekrar muayene olun ve bu süreçte hastaların neler yaşadığını olumlu veya olumsuz deneyimleyin, bizzat empati yaparak görün. Orada insanların bakışlarının, ses tonlarının, beden dillerinin sizin için ne denli önemli olduğunu fark edeceksiniz.''
    
     -SGK'NIN KONUMU-
    
     Prof. Dr. Özlü, sağlık sektöründe Sosyal Güvenlik Kurumunun konumuna da dikkati çekerek, sözlerini şöyle tamamladı:


     ''SGK, Türkiye'de çok doğru bir karar verilerek birleştirildi, çok güzel oldu ama güç tamamen SGK'nın eline geçti. Türkiye'de kim ne derse desin patron SGK'dır. Patron tek, para bir kişide. Yani parayı veren düdüğü çalar. Parayı veren kuralları koyuyor. Bence burada çok ciddi bir yapılanma kurulması lazım. SGK bir finans kurumu olmaktan çıkıp sağlığa erişimin sınırlarını belirleyen bir güç haline gelmemeli. Bu süreç birlikte yönetilmeli.''

hekim olmak
hasta hakları
sağlık hakkı
Yorum (7)
mavi3459
sn. doktorun empati kurup doktorların bir günlüğüne hasta olma teklifine yürekten katılıyorum belki o zaman daha insancıl davranıp ona göre hastalara muamele ederler
0
Cevapla
DrHammer
üstte yorumu çıkan evhanımı hanımefendi sizde biraz kendinizi bizim yerimize koyun ve şapkanızı önünüze koyup düşünün bakalım bizler dr lara nasıl davranmalıyız acaba diye? bu iş tek taraflı olmaz çünkü.
0
Cevapla
bg
Merak etmeyin biz de hasta oluyoruz. ama biz üfürükten bel ağrısı nedeniyle 40 rapor almayıp 2 adım bile zor yürürken çalışmaya devam ediyoruz
0
Cevapla
İG
Malesef bu ülkede birçok kralcı türedi. Ne bu hekime ne de ev hanımının sözlerine katılmıytorum. Biz doktorlar en çok hekim hastasına yaklaşırken rahat oluruz; çünkü hekim emeğini en iyi hekimler taktir eder. ayrıca burada sed-i beyanda bulunan hekimin bildiğinin aksine her hekimin hastaneye işi düşmüştür; bu konuda en az bilgilendirilmeye ihtiyacı olan hekimdir, tabii bazıları zenmbille inmiş hekim olabilir. Örnek vermeye gerek yok.
0
Cevapla
flower
hastalar hasta gibi davransınlar da doktorlar doktor gibi davranırlar zaten... sosyal aktivasyon gibi gidip hastane koridorlarını doldurmakla gerçekten ihtiyacı olan hastaların zamanını, ve onunla ilgilenmesi gereken doktorların emeğini çalıyorsunuz, doktorları aşağılıyorsunuz, sonra ilgi bekliyorsunuz. biz ilgi makamı değiliz, tanı ve tedavi edenleriz. sıkıyorsa başka bir resmi kurumda aynı davranış modelini sergilerseniz. herhangi bir resmi işlemde şu evrak eksik dendiğinde gidip kös kös onu tamamlıyorsunuz, kazara sağlıkta size böyle bir şey söylense ezildim büzüldüm ilgilenilmedi yanlış tedavi yapıldı diye tv tv geziyorsunuz. tedavinin yanlış olduğunu biliyorsun madem kendin doğrusunu yap, bizim zamanımızı da emeğimizi de sömürme. anahtarı unutunca çilingire 100 tl veriyorsun acımadan ama sıra hekime geldi mi çok istiyor oluyoruz...
0
Cevapla
Yorum Yaz
0/300

Bu haberler de ilginizi çekebilir