Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün geleneksel hale getirdiği Çankaya Sofrası'nın konukları bu kez hekimler oldu. Hekimler, özellikle Tam Gün Yasası’ndan doğan aksaklıklar ve döner sermayelerdeki sıkıntılarla ilgili Gül’e bilgi verdi.
Cumhurbaşkanı Gül, 14 Mart Tıp Bayramı dolayısıyla Ankara'daki tıp fakültelerinin dekanları ve Sağlık Bakanlığına bağlı bazı eğitim ve araştırma hastanelerinin başhekimleriyle Köşk'te bir araya geldi. Yaklaşık 1 saat 45 dakika süren yemekte, üniversite hastanelerinin karşı karşıya olduğu sorunlar gündeme getirildi.
Sağlık sektörünün geldiği noktanın küçümsenemeyecek boyutta olduğunu belirten Gül, bu noktada Sağlık Bakanlığı ve hükümetin çok önemli çalışmalara imza attığını kaydetti. Hekimler de Tam Gün Yasası'na ilişkin isteklerini Gül'e iletti. Yasanın mevcut haliyle uygulanmasından yana olduklarını ifade eden hekimler, akşam saat 17.00'den sonra hekimlerin özel muayenehane veya anlaşmalı hastanede çalışmalarına imkân sağlanması gerektiğini dile getirdiler. Cumhurbaşkanı Gül de bu isteklerin makul olduğunu, hekimlerle Sağlık Bakanlığı'nın bir araya gelerek sorunları makul biçimde çözebileceklerini söyledi.
“Tezat oluşturuyor” dediler
Yemeğe katılan Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Peyami Cinaz, görüşmeyle ilgili Medimagazin’e bilgi verdi. Cinaz, Tam Gün Yasası gereği saat 17.00’den sonra hekimlerin çalışmaması konusunun açık olmadığını, hekim azlığı olduğu söylenen bir ülkede hekimlere çalışma yasağı getirilmesinin tezat oluşturduğunu dile getirdiklerini kaydetti. Sağlık Bakanlığı hastanelerinin aksine, tıp fakültelerinde eğitim, hizmet ve araştırmanın bir arada yürüdüğünü Cumhurbaşkanı Gül’e anlattıklarını belirten Cinaz, “Eğitim ve araştırma bizim işimiz ama bu konuda bize bir destek yok. Eğitim ve araştırma faaliyetlerini yürütüyorsunuz ama tek gelir kaynağınız döner sermaye. Bütün hizmet, eleman, cihaz alımlarınızı, inşaat harcamalarınızı, döner sermayeden karşılamak zorunda kalıyorsunuz. Oysa üniversite hastanelerinin döner sermayeleri yeterince güçlü değil. Onun için mutlaka destek gerekiyor. Ya 4-B’li elemanların 4-A’ya geçirilmesi, ya hoca farklarının kaldırılmasıyla kaybolan gelir kayıplarının telafisi ya da eğitim ödeneği adı altında üniversite hastanelerine ek bütçeden para verilmesi lazım. Döner sermaye kaynakları tıp fakültesine yetmiyor. Oldukça samimi bir ortamda bunları aktardık, Cumhurbaşkanı Gül de olumlu yaklaştı” dedi.
Bakanlık ve üniversite hastaneleri temsilcileri arasında gerginlik
Prof. Dr. Cinaz, yemekte Sağlık Bakanlığı eğitim ve araştırma hastanelerinin temsilcilerinin kendileriyle ilgili çok sıkıntı dile getirmediğini, sadece üniversitelere yönelik bazı olumsuz düşüncelerini söylediklerini ifade etti. Sağlık Bakanlığı hastaneleri temsilcilerinin üniversitelerin sanki iyi yönetilmediği, yönetimin profesyonel olmadığı gibi bir intiba yaratmak istediklerini anlatan Cinaz, “Biz savunmamızı yaptık, buna tepki verdik. Ama o arkadaşlar da bizden doçent olup gittiklerini çok çabuk unutmuşlar” diye konuştu.
Prof. Dr. Cinaz, yemekte öne çıkan bir diğer konunun da “yeni tıp fakültesi açılması” olduğunu kaydetti. Gül’e bunun son derece yanlış olduğunu anlattıklarını, çok sayıda hekim yetişmesi sonucu işsizliğin gündeme gelebileceğini aktardıklarını dile getiren Cinaz, bunun yerine mevcut tıp fakültelerinin altyapılarını zenginleştirip, buralara çok öğrenci alınabileceğini önerdiklerini ifade etti.
Yemeğe ayrıca Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Prof. Dr. Nihat Tosun, Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İlker Ökten, Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Haldun Müderrisoğlu, Fatih Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ramazan Yiğitoğlu, Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Elif Nursel Özmert, Ufuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. M.Emin Tekeli, GATA Dekanı Prof. Tabip Tümgeneral Zeki Bayraktar, Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Murat Bozkurt, Numune Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Nurullah Zengin, Dışkapı Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Öner Odabaş katıldı.