MEDİMAGAZİN - lowa Üniversitesi liderliğindeki uluslararası bir sinirbilimci ekibi, özellikle dilin anlamı ile ilişkili önemli bir merkez kaybedildiğinde beynin nasıl işlediğini ve uyum sağladığını anlamada önemli bir atılım yaptı. Bu araştırma, dil işleme için hayati bir beyin merkezi olan ön temporal lobun çıkarıldığı iki epilepsi hastasının cerrahi tedavisi sırasında gerçekleştirildi.
Normal işleyişi yeniden kurma girişiminde bulunuyor
Bu benzersiz çalışma, beyin aktivitesini bu merkezin bağlantısının kesilmesinden önce ve sonra doğrudan kaydetmek için nadir bir fırsat sağladı. Bulgular, bu tür merkezlerin sinir ağlarındaki içsel öneminin yanı sıra beynin bu merkezin kaybına uyum sağlama ve kısmen telafi etme konusundaki dikkat çekici ve hızlı kapasitesini de ortaya koydu. Analiz, beyin genelinde sinyalizasyonda hızlı bir bozulma olduğunu ve ardından tamamen olmasa da normal işleyişi yeniden kurma girişiminde bulunulduğunu gösterdi.
Önceki teorileri çürüttü
Bu araştırma, özellikle dilde normal beyin işlemlerini sürdürmek için belirli beyin merkezlerinin gerekliliğini sorgulayan önceki teorileri çürütüyor. Çalışma, University College London'dan Profesör Karl Friston tarafından önerilen ve kendi kendini organize eden sistemlerin serbest enerjiyi en aza indirerek düzenliliğe doğru çalıştığını öne süren teoriyi destekliyor.
Bu görüşler beyin merkezlerinin önemini vurgulayarak beynin belirli bölgelerini etkileyen beyin yaralanmaları ve hastalıklarını anlamamız açısından önemli sonuçlar doğurabilir. Ulusal Sağlık Enstitüleri, Wellcome Trust ve Avrupa Araştırma Konseyi'nin hibeleriyle finanse edilen çalışma, beynin karmaşık ağlarını ve önemli değişikliklere uyum sağlama yeteneğini anlamamızı ilerleten çeşitli kurumların ortak bir çabasını içeriyor.