Şerif Uğur'un ölümü, cezaevlerindeki doktor sıkıntısını da gündeme getirdi. Adalet Bakanlığı'nın, 2009'un nisan ayında Sağlık Bakanlığı ile imzaladığı protokol gereği, nüfusu 5 binin üzerindeki cezaevlerinde semt polikliniği hizmeti vermeyi, diğerlerinde de 24 saat uzman hekim, pratisyen hekim ve diş hekimi bulundurmayı taahhüt etti. Bu çerçevede Silivri Cezaevi ile Sincan ve Maltepe cezaevlerine poliklinik açıldı.
Protokolde, nüfusu bin ve üzeri olan cezaevlerinde en fazla üç aile hekimi görev yapacağı, aile hekimi olmayan illerde ise 5 tam gün, 500 ila 1000 arasında olan kurumlarda haftada 5 yarım gün, 500'ün altına olan kurumlarda haftada 2 yarım gün tabipli sağlık hizmeti sunulacağı yer aldı. Protokol, 24 saat kesintisiz hizmet verilmesini öngörmesine rağmen, personel yetersizliği nedeniyle bu çoğunlukla mümkün olmuyor. Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdürlüğü personel istatistiklerine göre de Türkiye genelinde 373 cezaevinde 119 bin 144 tutuklu ve hükümlüye kadrolu olarak 21 doktor, 167 psikolog, 8 diş hekimi, 143 sağlık memuru hizmet veriyor. Bakanlığın 249 doktor, 121 diş hekimi, 55 sağlık memuru, 383 psikolog kadrosu ise halen boş.
İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi Cezaevi Komisyonu Üyesi Ümit Efe, cezaevlerinde doktor bulunmamasının büyük bir sıkıntıya neden olduğunu belirterek, "Sağlık Bakanlığı ile yapılan protokol sonrası cezaevlerine İl Sağlık Müdürlükleri doktor göndermeye başladı. Artık birçok cezaevine, haftanın iki günü doktorlar part time gidip muayene yapıyor. Şu anda cezaevlerindeki 145 tutuklu ve hükümlü ölüm sınırında. Kışın gelmesi ile salgın hastalık riski daha da artacaktır" dedi.