Gazze'deki hükümetin medya ofisinin Telegram hesabından konuya ilişkin yazılı açıklamada yapıldı.
Hastaneye yakıtın dün öğleden sonra gelmesi gerektiği ancak hala yakıtın ulaşmadığı kaydedilen açıklamada, elektrik jeneratörlerinin durması halinde özellikle yoğun bakım ve çocuk bölümlerinde ölümlerin yaşanabileceği vurgulandı.
"İlgili tarafların (ismi belirtilmeden) ertelemesi, hastaları ve çocukları kritik bir aşamaya soktu." ifadeleri kullanılan açıklamada, yoğun bakım ünitesi ve çocuk bölümündeki hastaların kaybedilmesi durumunda ilgili tarafların sorumlu tutulacağı kaydedildi.
İsrail saldırıları altındaki Gazze'de "aşıların bulunmaması" da çocukları vuruyor
Abluka altındaki Gazze Şeridi'nde 3 ayı geride bırakan saldırılar, toplumun en savunmasız kesimleri arasında yer alan binlerce çocuğun hayatını karartıyor.
Yiyecek ve içme suyu eksikliği, zorla yerinden edilmiş insanların barınma merkezlerindeki kalabalık nüfus ve buna bağlı olarak bulaşıcı hastalıkların yayılmasına ek olarak çocuklar, gerekli aşıları olamadığı için sağlık sorunları ve enfeksiyonlarla karşı karşıya kalıyor.
Filistin Sağlık Bakanlığı, 1 Ocak'ta yaptığı açıklamada, çocuk aşılarının Gazze Şeridi'nin güney ve orta bölgelerine ulaştığını, ancak İsrail'in uyguladığı kısıtlamalar nedeniyle Gazze ve kuzey kentlerine ulaşmadığını duyurdu.
Sağlık imkanlarının kısıtlı olması
İsrail, sağlık tesisleri ve ambulansları hedef alarak; ilaç ve tıbbi malzeme girişini engelleyerek Gazze'deki sağlık sisteminin işleyişini de aksatıyor.
Gazze Şeridi'nin kuzey bölgelerinde hedef alınan sağlık tesisleri, yıkım ve enkaz sonrasında yeniden ayağa kalkmaya çalışıyor. Bunlar arasında Beyt Lahiya beldesinin kuzeyinde yer alan Kemal Advan Hastanesini yer alıyor.
Hastanesindeki çocukların, kusma, mide-bağırsak bozuklukları, akut karın ağrısı ve solunum yolu enfeksiyonları gibi benzer semptomlar görülüyor.
Sağlık kaynakları bu semptomların çocukları bazı hastalıklardan koruyan düzenli aşılarını yapılmamasından kaynakladığını ifade ediyor.
Bölgede belirsizlik hakim
Aşı yokluğundan muzdarip Filistinli anne, 8 aylık Mahmud ve İbrahim isimli çocuklarının altı aylıkken yapılması gereken aşılarının hala yapılamadığını söyledi.
Bu aşılara nasıl ulaşacaklarına ya da aşı olmadığı için çocuklarının başına neler gelebileceğine ilişkin bilgisi olmadığını kaydeden Filistinli kadın, bebeklerinde yüksek ateş ve kusma görüldüğünü aktardı.
Filistinli anne, doktorların salık verdiği tedavinin hastanelerde karşılanamadığını; İsrail saldırıları nedeniyle eczanelerin çalışmadığı, bölge dışından da ilaç ve aşı temin edilemediğini dile getirdi.
"Saldırıların durdurulması" çağrısında bulunan Filistinli anne, "Barış ve güvenlik içinde yaşamaktan başka bir şey istemiyoruz." dedi.
Filistinli kadın, saldırılar sırasında maruz kaldığı zorlukları şöyle anlattı:
"Saldırılar nedeniyle üç aydan fazla süredir Gazze Şeridi'nin güneyinde yaşayan ailemle iletişim kuramıyorum. Teyzem İsrail saldırılarında hayatını kaybetti ancak onunla vedalaşamadım bile."
"Bu çocukların sorumluluğunu kim üstlenecek"
Nesme el-Mecdelavi'nin annesi ise kızının ishal ve kolikten şikayetçi olduğunu söyledi.
Tanıdığı çocukların çoğunun, benzer sağlık semptomlarından muzdarip olduğunu aktaran Filistinli kadın, şunları söyledi:
"Bölgenin kuzeyindeki kentlerde çocukların durumu çok zor. Ne tedavi, yiyecek, temiz içme suyu ne de soğuktan koruyacak giysi, battaniye bulabiliyorlar. Bu çocukların sorumluluğunu kim üstlenecek?"
Filistinli anne, "Ebeveynlerini ya da bazı aile bireylerini kaybedenler başta olmak üzere çocukların psikolojisi, yaşadığı sağlık sorunlarını daha da kötüleştiriyor. Kızım Nesme'nin sağlık sorunları, babasını kaybettikten sonra daha kötüye gitti." ifadesini kullandı.
"Arap ve Batı ülkelerinin Gazzeli çocuklara şefkat nazarıyla bakmaları" çağrısında bulunan Filistinli anne, "Bu hastalıklar ve yaşadıkları açlık durumu göz önüne alındığında çocukların artık bir gelecekleri yok" diye konuştu.
Zor şartlarda yaşam mücadelesi
Çocuklara düzenli şekilde yapılması gereken aşıların sekteye uğradığı Gazze'de özellikle kuzey bölgelerinde çocukların sağlık durumunun günden güne kötüleşiyor.
Filistinli Meryem Fesfus (11) bölgedeki dehidratasyon (vücudun susuz kalması) hastalığından muzdarip çocuklardan biri.
Meryem'in annesi, kızının bir ay önce aşı olması gerektiğini ancak aşı bulunmadığı için yaptıramadığını ve sağlık durumunun kötüye gitmesinden endişe ettiğini söyledi.
Ailesinin Cibaliya'da zor şartlarda yaşam mücadelesi verdiğini aktaran acılı anne, "Evimiz yıkılmış ve oturulamaz durumda ama biz barınma merkezlerine gitmek yerine mümkün olduğunca orada kalıp yaşamaya çalıştık." dedi
Çocuk hastalıkları bölümlerinde izdiham yaşanıyor
Hastane Müdürü Husam Ebu Safiye, periyodik aşılar yapılamadığı için hastanenin, çocuk hastalıklarında artan vakalar nedeniyle aşırı kalabalık olduğunu söyledi.
Hastanenin kapasite, malzeme ve tıbbi personel sıkıntısı çektiği bir dönemde yerinden edilen çok sayıdaki insanın birikmesinin enfeksiyonun çocuklar arasında hızla yayılmasına yönelik koşullar oluşturduğunu anlatan Ebu Safiye, "Kış mevsiminde pek çok enfeksiyonun yayıldığı ve özellikle aşıların çocukları birçok hastalıktan koruduğu göz önüne bulundurulduğunda aşının yapılmaması vakaların durumunun ağırlaşmasında büyük rol oynuyor." diye konuştu.
Çocuklarda akut bağırsak enfeksiyonları ve 6 ay altı bebeklerin bronşlarında enfeksiyonların görüldüğünü belirten Ebu Safiye, periyodik aşıların yapılmaması durumunda birkaç gün içinde çocukları etkileyebilecek yeni hastalıkların yayılabileceği konusunda uyarıda bulundu.
Ebu Safiye, hijyen şartlarının kötü olması, barınma merkezlerinin aşırı kalabalık olması, sağlıklı gıda ve temiz su sıkıntısı çekilmesi gibi nedenlerin salgın hastalıkların çocuklarda hızla yayılmasını beraberinde getirdiğini söyledi.
Hastanenin bazı bölümleri personel olmadığı için çalışmıyor
İsrail'in Kemal Advan Hastanesini hedef almasından sonra çok sayıda sağlık personelinin güneye gittiğini kaydeden Ebu Safiye, bazı bölümlerin sağlık personelinin bulunmadığını ve hastanede ancak asgari düzeyde hizmet verildiğini, nöroloji, genel cerrahi, kadın hastalıkları ve doğum alanlarının çalıştığını, ayrıca acil vakalar ve ameliyatlara bakılabildiğini aktardı.
Hastanenin yakıt ve tıbbı malzeme eksikliğine de dikkati çeken Ebu Safiye, ilgil ve yetkililere gerekli sağlık malzemelerini ve araçlarını sağlamaları çağrısı yaptı.
İsrail'in engellemeleri nedeniyle Gazze'de her gün 180 kadın tehlikeli koşullarda doğum yapıyor
Filistin Kızılayı, durumun vahametine dikkati çekmek amacıyla sosyal medya platformu X'ten Gazze Şeridi'nde doğum vaktinde hastaneye ulaşamayan hamile kadının ailesiyle sağlık ekiplerinin telefon görüşmesinin kayıtlarını paylaştı.
Paylaşılan ses kayıtlarına göre, doğum yapan kadının kız kardeşiyle görüşen Filistin Kızılayında görevli doktorlardan biri, kadının evde güvenli doğum gerçekleştirmesini kolaylaştırmak için rehberlik yaparak ailesine yardımcı olmaya çalışıyor.
Filistin Kızılayının mesajında, "Gazze'de her gün 180 kadın tehlikeli ve insanlık dışı koşullarda doğum yapıyor. İsrail güçlerinin ambulansların onlara ulaşmasını engellemesi nedeniyle birçoğu kuşatma altındaki bölgelerde oldukları için hastanelere ulaşamıyor." ifadelerine yer verildi.
Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu (UNFPA) Filistin Temsilcisi Dominic Allen, dün Kudüs'ten video konferansla düzenlediği bilgilendirme toplantısında Gazze'de son 100 günde yaklaşık 18 bin doğum gerçekleştiğini ve UNFPA'nın yeterli malzeme sağlayamadığını, hastanelerdeki durumun çok kötü olduğunu açıklamıştı.
Yaklaşık 5 bin 500 kadının gelecek aylarda doğum yapmasının beklendiğini belirten Allen, "Susuzluk, gıda kıtlığı ve tedaviye erişim yoksunluğuyla mücadele ediyorlar. Bombalar, açlık ya da susuzluk onları öldürmezse doğum yapmak öldürebiliyor. Bunun gerçekleşmesine izin veremeyiz." ifadelerini kullanmıştı.
Gazze’de 45 bin hamile ve 68 bin emziren kadın ölüm riskiyle karşı karşıya
UNFPA, 17 Aralık 2023’te yaptığı açıklamada, Gazze’de 45 bin hamile ve 68 bin emziren kadının kansızlık, kanama ve hatta ölüm riskiyle karşı karşıya olduğunu duyurmuştu.
Gazze'deki Sağlık Bakanlığı Sözcüsü Eşref Kudra da 1 Ocak’ta yaptığı basın açıklamasında, Gazze Şeridi'nde saldırılar sebebiyle yerinden edilenlerin barındığı merkezlerdeki 50 bin hamile kadının temel ihtiyaçlarının karşılanmaması yüzünden yetersiz beslenme ve sağlık sorunlarıyla karşı karşıya olduğunu belirtmiş, BM'ye bağlı kurumlara çocukların ve hamile kadınların kurtarılması için acil müdahale çağrısında bulunmuştu.
