ANKARA-Sağlık emek örgütü 9 dernek, birlik ve sendika adına, Türk Tabipler Birliği Merkez Konseyi binasında açıklama yapıldı.
SES Genel Başkanı Bedriye Yorgun, sağlık emek örgütleri adına yaptığı açıklamada, sağlık hizmeti üretenlerin, sağlık emekçilerinin sağlığının çalışma yaşamından kaynaklanan, bildik tehlike ve risklerle tehdit altında olduğunu söyledi.
Yorgun, Türkiye'de özellikle 1990'lı yıllardan itibaren çalışma yaşamında tüm emekçilerin aleyhinde düzenlemeler ve hak gaspları olduğunu öne sürerek, bunların sağlık emekçilerini de etkilediği görüşünü dile getirdi.
''Çalışma yaşamının zaman içinde daha da sorunlu hale gelmesi, iş kazaları nedeniyle sakatlanan hatta yaşamını yitiren, meslek hastalığına yakalanan meslektaşlarımızın sayılarının yıllar içinde artmasına neden olmaktadır'' diyen Yorgun, Bolu İzzet Baysal Devlet Hastanesi'nde Hemşire A.Ö'nün, 19 Mayıs Üniversitesi Hastanesi'nde taşeron işçi K.Y'nin Kırım Kongo Kanamalı Ateşinden, Ankara'da da taşeron işçiler M.G. ve D.İ'nin domuz gribinden hayatını kaybettiğini anlattı.
Yorgun, sağlık emek örgütlerinin 27 Kasım 2010'da İstanbul'da yaptığı çalıştayla, sağlık hizmeti üretim alanlarında çalışanların da emek sürecinden kaynaklanan, önlenebilir olduğu için de kabul edilemez olan sağlık sorunları yaşadığını saptanmasının ardından, bu konuda mücadele için çeşitli kararlar alındığını anımsattı.
Bu kararlardan birinin de 11-13 Kasım 2011'de Sağlık Çalışanlarının Sağlığı 3. Ulusal Kongresi'nin düzenlenmesi olduğunu ifade eden Yorgun, bütün sağlık emekçilerini kongreye katılmaya davet etti.
Yorgun, kongre sürecinde, çalıştayda alınan tanımlanmış kararları hayata geçirmek için kolektif üretme inisiyatifinde bulunmaya ve tüm sağlık çalışanlarını birlikte sürdürülecek olan mücadeleye katılmaya davet ettiklerini kaydetti.