AİLE HEKİMLİĞİ ÜCRETSİZ Mİ?
Aile hekimliğinde, aile hekimine gelmenin hiçbir bedeli yok. Temel sağlık hizmeti olduğu için tahliller dahil tamamı ücretsiz. Ancak, biliyoruz ki Danıştay engellemeseydi aile hekimliği muayenesinin bedeli SGK’lılar için 2 liraydı. Sonrasında SES (Sağlık Emekçileri Sendikası) dava etti ve aile hekimliğimuayenesi bedava oldu. Aynı hastayı muayene etti diye Sağlık Bakanlığı’nın hekimine verdiği para ise bazı hekimler için 1 lira, bazı hekimler için 40, bazıları için ise 20 kuruştur. Yani, vatandaştan 2 lira alan devlet hekimine daha azını vererek kâr etmeyi planlıyordu.
Yasaya göre; aile hekimliği hizmetleri ücretsizdir; acil haller hariç, haftada kırk saatten az olmamak kaydıyla, ilgili aile hekiminin talebi ve sağlık idaresince onaylanan çalışma saatleri içinde yerine getirilir. Aile hekimliği uygulamasına geçilen yerlerde acil haller vemücbir sebepler dışında, aile hekiminin sevki olmaksızın sağlık kurumlarınamüracaat edenlerden katkı payı alınır. Alınacak katkı payı tutarı Sağlık veMaliye ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik bakanlıklarıncamüştereken belirlenir. Aile hekimliği uygulamasına geçilen yerlerde, diğer kanunların aile hekimliği hizmetleri kapsamındaki hizmetlerin sunumu ile sevk vemüracaata ilişkin hükümleri uygulanmaz.
HASTANIN % 15’İ SEVK EDİLEBİLİR
Aile hekimliğini getirenler sevk zinciri geleceğini ve aile hekimine uğramadan hastaneye gidenlerin sağlık giderlerini ceplerinden karşılayacağını belirttiler ama sevk zincirini bir türlü hayata geçirmediler. Geçirme şansları şu an için yok. Sevk zinciri gelirse, aile hekimi kendisine gelen hastaların en fazla yüzde 15’ini hastaneye sevk edebilir. Fazlasını sevk ederse parasını keserler üstüne ceza da verirler. Bu durumda hastaneye gidenlerin sayısı şimdiki sayının yüzde 15’i kadar olacak demektir. Bu durumda özel hastaneler veya özelleştirilecek kamu hastaneleri kâr edebilir mi?
2012’DE DE ÖZELLEŞTİRİLECEK
2011 yılında Kamu Hastane Birlikleri’nden sonra hastaneler kârlı birer işletme haline getirilecek ve ardından da özelleştirilecek, yani isteyenlere satılacak. Bu sebeple 2012 yılına kadar aile hekimliği sevk zincirinin gelme ihtimali yok. Zira, hastanelerin kârlı olabilmesi için şimdi olduğu gibi dileyen dilediği anda sevk zincirine uyulmadan hastaneye gidebilecektir.
HEKİME MÜRACAAT 2.2’DEN 6.7’YE ÇIKTI
Erişim kolaylaşınca sağlık kurumlarına gidiş sıklığı arttı
SGK Başkanı Emin Zararsız basın mensupları ile yaptığı toplantıda, “Gerçekten sağlığa erişim kolaylaşınca gidiş sıklığı artacaktır, bu normaldir. 30 milyondan fazla kişiyi 150 hastaneye mahkûm ettiğiniz dönemde insanlar gitmiyordu. Artış bekleniyordu ve arttı. Türkiye’de 2002’de ortalama hekime müracaat sayısı 2.2 iken, 2009’da 6.7 defaya yükseldi. Bir yandan nüfusumuz da artıyor. Artık Türkiye’de sağlık hizmetlerine erişim konusunda herhangi bir sıkıntı kalmadı. Bir eksikliğimiz kaldı o da aile hekimliği. Bu sistemin 81 ilde uygulanması 2010 sonuna kadar tamamlanacak. Bu da tamamlanınca, erişim konusunda bir gerekçe ortada kalmayacak. Koruyucu hekimliğe yönelik çalışmalar da yapıldı ve önem verilmeye başlandı. Hemen akla sevk zinciri uygulaması geliyor. Katkı ve katılım payları, bir ara uygulanan sevk zinciri bir diğer eksiğimizdir. Sevk zincirinin mutlaka uygulamaya konulması gerekiyor, ama bunun için aile hekimliğinin başlaması gerekir ki gelecek yıldan itibaren sevk zinciri tartışmaya başlanır” dedi.