Migrenin ülkelere, cinsiyete, yaşa ve sosyokültürel farklılıklara göre görülme oranı değişiklik gösteriyor. Ülkemizde 2013 yılında yapılan çalışmaya göre görülme sıklığı (prevelansı) %16.7. Migren ağrısını genellikle kadınların yaşadığı düşünülse de ülkemizde ve dünyada her 3 kadına bir erkek bu hastalıktan yakınmaktadır.
Ancak migren ne yazık ki halen gerekli ilgiyi görmemektedir. Halk arasında genel düşünce migrenin sıradan kolayca başedilebilir bir hastalık olduğu hatta hastalık olmadığı yönündedir. Oysa migren ağrı öncesi, ağrı ve ağrı sonrası ile beynin önemli hastalıklarından biridir. Tıp eğitiminde başağrısı için ayrılan sürenin azlığı, yol açtığı özürlülüğün eğitim sırasında dahi yeterince vurgulanmaması migreni hak ettiği ilgiden kısmen mahrum bırakmıştır. Ayrıca sağlık sigortalarının bakış açısı sonucu tüm dünyada migren hastaları ne yazık ki yeterli ve doğru tedaviye ulaşmakta zorluk çekmektedir. Öyle ki her dört migrenliden sadece biri hak ettiği tedaviye ulaşmaktadır. Oysa doğru doğru tanı ve uygun tedavi ile migren başedilebilir bir hastalıktır. Aksi takdirde migren bu hastalarda ciddi iş gücü kaybına ve yaşam kalitesi düşüklüğüne neden olmaktadır.
İyi bir eğitim, hastalık hakkında farkındalık yaratma ve bilimsel veriler ışığında uygun tedavi ile migren başağrıları nedeniyle yaşanan maddi ve manevi kayıpları en aza indirmek söz konusu olacaktır.
Migren farkındalık günü nezdinde ülkemizde Dernek olarak temel amacımız;
-Toplumda migren yükünün ve erken tedavinin öneminin farkındalığını yaratmak ve migrenlilerin doğru tedavilere ulaşmasını kolaylaştırmaktır.
-Migrende doğru tanı ve tedavi algoritmasının, algoloji, nöroloji asistan ve uzmanlarına, başağrısına ilgi duyan aile hekimleri ve ilgili diğer branş uzmanlarına ulaşmasını sağlamaktır.
-Bilimsel kanıtı olmayan ve yan etkileri olan çeşitli maddelerin ve uygulamaların kullanılmasının engellenmesidir.
Bu amaçlara yönelik kısa bir süre önce Sağlık Bakanlığı ile ortak bir tanı tedavi protokolü hazırladık. Protokol hazırlanırken tüm güncel bilimsel veriler değerlendirilmiş ve kaynak olarak kullanılmıştır. İlaç seçimi ve ilaç dozları dahil olmak üzere yapılan tanı ve tedavi önerileri günümüzde kabul edilen standartlara ve klinik uygulamalara uygun olmasına özen gösterildi. Bakanlık mensupları ile yapılan ortak çalışma sonucu bilimsel kanıtlar doğrultusunda meslektaşlarımıza ciddi bir kaynak hazırlamış olmaktan mutluyuz. Özellikle migrene spesifik yeni tedavilerin gündemde olduğu şu günlerde migrenli hastalarımızın doğru tedavi seçenekleri için bilinçlendirilmesi önemlidir.