Medimagazin logo

Kolesterol ilacına Amerika'dan uyarı geldi

Kaynak: ZAMAN - A. Rasim Küçükusta
Kolesterol ilacına Amerika'dan uyarı geldi
Abone Ol:
Medimagazin google abone ol

Amerika'nın meşhur tıbbi fetva kurumu FDA (Gıda ve İlaç Dairesi) geçen hafta çok önemli bir karar aldı.

Buna göre halk arasında kolesterol hapları olarak bilinen statin sınıfı ilaçların etiketlerine kan şekeri yüksekliğine ve hafıza kaybına yol açabilecekleri uyarısı eklenmesi gerekiyor.

FDA tarafından "önemli emniyet etiketi değişiklikleri" uyarısıyla yapılan açıklamada kolesterol ilaçlarının bazı kişilerde açlık kan şekeri ve glikozillenmiş hemoglobin (HbA1c) yüksekliği ile hafıza kaybı, unutkanlık, kafa karışıklığı ve sersemlik gibi belirtilere yol açabileceği bildiriliyor.

FDA'nın uzmanlarından Egan diyor ki: "Bu yeni uyarılar insanları korkutmamalıdır. Kolesterol haplarının kalp hastalıklarını önlemedeki değeri açık ve faydaları tartışmasızdır ama aksi tesirleri bilinerek dikkatle kullanılmalıdır."

Bu açıklamalarda dikkatimi çeken birkaç önemli husus var. Birincisi FDA'nın diyabet yani şeker hastalığı tabirini kullanmaktan kaçınması ve bunu kan şekerinin biraz yükselmesi şeklinde -sanki çok da mühim bir şey değilmiş havasında- sunması. Dünya âlem bilir ki bir insanın kanında şeker ve HbA1c normalden fazla ise bunun adı 'resmen' diyabettir. FDA pek mühimsemiyor olsa da diyabet öyle hafife alınacak bir hastalık değildir.

İkincisi, hafıza ile ilgili belirtiler genellikle ciddi olmadıkları ve ilacın bırakılmasıyla ortalama 3 hafta içinde düzeldikleri bildirilerek bence çok hafife alınıyor. Beynin de tıpkı kaslarımız gibi çok fazla enerjiye ihtiyacı vardır; oysa kolesterol hapları hücrelerin enerji santrali olan mitokondrilerde ko-enzim Q10'un azalmasına yol açıyor. Böyle bir durumda da beynin bundan etkilenmesinden daha tabii bir şey olamaz.

Üçüncüsü ise kolesterol haplarının diyabete ve hafıza kaybına yol açma risklerinin düşük olduğunu bildirmesi. Ben bu iddiaya da katılmıyorum.

Kolesterol haplarının diyabete sebep olabileceği ilk kez 2008'de anlaşıldı. 2010 ve 2011'de yayımlanan analizlerde de bu ilişki doğrulandı ama risk yüzde 10 mertebesinde idi.

Amerika'da menopoz sonrası dönemde olan 150 bin kadını kapsayan ve yeni yayımlanan bir çalışma statin kullanan kadınların yüzde 9,93'ünde ve kullanmayanların ise yüzde 6,41'inde diyabet geliştiğini ve bunun "diyabet riskinin yüzde 48 artması" manasına geldiğini ortaya koydu.

Bu göreceli risk artışını hafife alanlara, kolesterol ilaçlarının ölüm, kalp krizi ve inme riskini yüzde 25-45 oranında azalttığı sonucuna varan araştırmaların da aynı istatistik yöntemlerle yapıldığını hatırlatmak isterim. Tencerenin doğurduğuna inananlar, öldüğüne de inanmak zorundadır.

Araştırma, statin kullanan kadınlarda diyabet riskinin ırklara göre değiştiğini de gösterdi. Risk, beyaz ırkta yüzde 49, Afrika kökenli Amerikalılarda yüzde 18, İspanyollarda yüzde 57 ve Asyalılarda yüzde 78 olarak bulundu. Riskin farklı ırklarda farklı bulunması, bu araştırmanın çok önemli sonuçlarından; buna göre tüm ırkların kendi diyabet risklerini belirlemesi gerekiyor.

Araştırmayı yapanlar ne diyor?

Manson, "Bu sonuçlara bakarak statin kullananların doktorlarına danışmadan ilaçlarını kesmeleri yanlış olur. Bu bulgular bu aşamada kılavuzlarda da bir değişiklik yapılmasını gerektirmiyor çünkü statinlerin kalp krizi ve felçleri önlemedeki faydaları diyabet riskinden daha fazladır." diyor.

Yunsheng Ma da şunları söylüyor: "Risk artışının ilaç sınıf etkisine bağlı olduğunu düşünüyoruz. Statin verilmeden önce, özellikle de kalp-damar hastalığı olmayanlarda ve yaşlı kadınlarda risk-fayda analizi çok iyi yapılmalıdır. Bugün, statin kullanmaması gereken birçok insan statin kullanıyor. Statinler mucize ilaçlar değildir." diyor.

FDA'nın uyarılarının düşündürdükleri

BİR: Kalp hastalığına bağlı komplikasyonları önlemek için verilen ilaçların kalp-damar hastalıklarının başta gelen sebeplerinden olan diyabet riskini artıyor olması çok ürkütücü!

İKİ: 25 senedir yaygın olarak kullanılan kolesterol haplarının diyabet riskini artırdıklarının ancak birkaç sene önce belirlenmiş olması da üzerinde durulması gereken bir durum. Bugüne kadar kim bilir kaç kişi bu yüzden şeker hastası oldu Allah bilir.

ÜÇ: Bu ilaçların giderek yaygınlaşması, özellikle de kalp hastası olmayan sağlıklı insanlara ve 8 yaşından itibaren çocuklara da verilebildiği düşünülürse, diyabet ve daha uzun vadede ortaya çıkacak diğer hastalık risklerinin önemi daha iyi anlaşılır.

DÖRT: Diyabet riskinin ırklara göre farklı bulunması en az diyabet riskinin artmış olması kadar mühim. Statinler ülkemizde de her geçen gün daha çok kullanılıyor ama bizde bu ilaçların ne etkinliği ne de güvenilirlikleri konusunda yapılan kayda değer hiçbir araştırma da, bunları merak eden de yok.

Gelelim neticeye, FDA'nın kolesterol hapı yazmak için bir 'kâğıt parçası' üzerindeki birkaç rakamın yeterli olmadığını geç de olsa görmeye başlaması ve uzmanlarının "Faydaları tartışmasızdır ama aksi tesirleri bilinerek dikkatli kullanılmalıdır" ifadelerinden mutlu oldum. Hele de FDA'nın birkaç gün önce, içinde kolesterol yapımını ve kolesterolün bağırsaklardan emilmesini azaltan yeni bir kombine ilaca 'mevcut veriler yeterli değil' gerekçesiyle onay vermemesi mutluluğuma mutluluk kattı. Oysa piyasada bunun benzeri bir ilaç da var; kombine ilaçtaki etken maddeler tek başlarına ilaç olarak da satılıyor. Anlaşılan o ki FDA da Zaman Gazetesi'ndeki yazılarımdan etkilenmiş ama açıkça söyleyemiyor.

SGK'nın yerinde olsam kalp krizi ve felç geçirmiş yüksek kolesterollü hastalar dışında sapasağlam insanlara yazılan kolesterol haplarının parasına karışmam. Çünkü kalp-damar hastalıklarının önlenmesi için asıl yapılması gereken fazla kiloların verilmesi, düzenli egzersiz, sigara ve alkolün terk edilmesi, trans ve sıvı bitkisel yağlar ile şekerin sıfırlanması, unlu gıdaların azaltılması, stresten uzaklaşma ve varsa diyabet ve hipertansiyon tedavisidir.

kolesterol
ilacına
amerika'dan
uyarı
geldi
Yorum (8)
ömer çağlar
elbette diyet önemli ancak diyetle de istenene ulaşmak çoğunlukla mümkün olmuyor mevcut kalp hastalığı DM varlığında kullanılması haricinde kalp hastalığı arteroskleroz gelişiminin önlenmesi için de koruyucu olarak kulanılmalarının fayadalı olacağını düşünüyorum Ancak koruma amaçlı tedavi agresif olmamalı düşük dozda olmalı. Ayrıca statinlerin demans gelişini azaltığına işaret eden çalışmalar da mevcuttur arteroskleroz önleyici plemorfik vb etkiler aracılığı ile olabilir Ayrıca insan ömrü uzamakta bu da kendiliğinden olmuyor bu tür tedaviler sayesinde olmaktadır Tek taraflı düşünmemek lazım. Bir de kolesterol ilaçları üzerine eleştirel olarak çok gidilmesi insanları içeriği ve etkisi ne olduğu bilinmeyen bitkisel tedavilere yönlendirecek Basit bir örnekle bitkisel tedavilerdeki zarar potansiyelini anlatayım Aspirin söğüt ağacının kabuğunda mevcut salisilik asit olarak bulunuyor Ancak salisilik asit olarak yani doğal hali mide için çok zaralı Bu zararın azaltılması için asetil eklenmiş bu halde iken bile mide yan etkilerini düşünün doğal hali nasıl olurdu İnsanların dini duyguları da okşanarak Allah'ın yarattığı bitkilerle şifaya kavuşalım diğer ilaçlar gavur icadı gibi bir yaklaşımlar var İnsana akılı veren Allah 'tır yani bu ilaçları yaratan nimet olarak sunan da Allah'tır Çalışana Kafir de olsa hakkını verir ve kafiri vesileci yapabilir
0
Cevapla
Tarık Bengüç
Yüksek doz kullanımında hanımı da unutturuyormuş,yaşadınız hadi :)
0
Cevapla
gölgelice
Kolesterol ilacı, kendi eliyle zehir yemek, o zehire andidot bulmaya benzer. Doğasında olmayan bir yiyecek o canlıya marazdır. Nasıl aslana elma sıkıntı veriyorsa koyuna da et sıkıntı verecektir. İnsan hepçil denmeden önce bana kalırsa bir daha gözden geçirilmelidir. Hayvansal gıdalar sağlığını bozduğuna göre, bu tanımda bir yanlışlık olmalı. Ye eti, ye sucuklu yumurtayı SGK da yediğin zehirlerin antidot parasını ödesin!
0
Cevapla
hakkı
Ahmet bey,branşı olmayan konudaki bu çabalarıyla pek çok by paslı,stentli hastama kolesterol ilaçlarını bıraktırmayı başardı.Kafalarını karıştırdı.Koroner arter hastalığı kesinleşmiş hastaların kolesterol ilaçlarını bırakmamaları gerektiğini yeteri kadar vurgulamadı.Bundan sonra bilimsel platformda değilde gazete ve magaziner ortamda bu tartışmaları yapan bilim adamlarından hastalarımın şikayetçi olmalarını isteyeceğim.Özellikle kolesterol ilacını bu yersiz tartışmalar sonucu bırakan,bu yüzden aterosklerozu ilerleyenlerden,ölenlerin de yakınlarından...Muhtemelen matbanında ülkemize girmesini istemeyen orta çağ zihniyeti hortladı.Her gelişmeye komplocu görüşle yaklaşan bu düşünce tarzı ilaçlar yerine muskaları size önermeyi başlarsa şaşırmayın.Bırakın sermaye sahipleri insanların geleceği için silah yerine ilaca yatırım yapsın.Hali hazırda olduğu gibi silaha yatırım yapanlar İlaca yatırım yapanlardan fazla kazanmasın...Hastalıkları önleyici yaklaşıma aklıbaşında herkes evet diyor...Ya önleyemediklerimizi kaderine mi terkedeceğiz.İnsan bu,hastalanabiliyor.Doğru beslenmeyi eğitim sistemimizle çocuklarımıza öğretemiyoruz,sonra bu insan diyet yapmıyor ki deyip müstahaktır demek,ne kadar basit bir düşünce sistemi ki profesör ünvanını haketmiyor.
0
Cevapla
ecz ss.
hastaların kaç tanesi diyetle doğru beslenmeyle ya da stresini azaltarak kendi kendilerini iyileştirebilmiş..bunu başarabilenlerin sayısının çok az olduğunu onlar da biliyor. yapılan araştırmalarda statinlerin risk faktörleri taşıyan hiperlipidemi hastalarında koruyucu etkisi de ortaya konmuştur. statinlerin bulunuşuyla kardiyovasküler sistem hastalıklarından ölenlerin sayısı, zaman içerisinde azalma göstermiştir. sgk ya gelince statinlere kadar gereksiz yapılan o kadar ödeme var ki...ayrıca tüm bunların yanında bir grup kardiyoloğun çıkıp bu şekilde hastaların kafalarını karıştırmaları çok yanlış.bir sürü hasta kafasına göre ilacını çoktan bırakmış.ben o kardiyologlara soruyorum eskiden 5 yıl içinde ölen hipertansiyon hastası, kalp hastası bugün nasıl 20 yıla kadar yaşayabiliyor tabii ki en büyük rol yeni nesil ilaçların.statinlerin de buna katkısı büyük bence.
0
Cevapla
Yorum Yaz
0/300

Bu haberler de ilginizi çekebilir