Eylemin özellikle hastaları mağdur etmesi bekleniyordu fakat basına yansıyan haberlerden etkilenen vatandaşlar, randevularına gitmeyince hastanelerde kriz yaşanmadı. Önceki eylemlerden farklı olarak doktorların büyük bir çoğunluğunun ise iş bırakma ve yavaşlatma eylemine iştirak etmesi dikkat çekti. Bundan özellikle son Sağlık Bakanlığı Teşkilat Yasası'nda yapılan değişiklikle klinik şeflerinin 'şefliklerinin' kaldırılması etkili oldu. Mağdur olduklarını düşünen klinik şefleri, doktorların eyleme katılmasına engel çıkarmadı.
İstanbul'da Şişli Etfal, Okmeydanı, Bakırköy, Göztepe, Haydarpaşa ve Bağcılar gibi hastanelerde normal günlerde gelen poliklinik hastasının yarısı gelmedi. Günlük 2-3 bin hastayı ağırlayan polikliniklerde sayı binlerde kaldı. Vatandaşların özellikle televizyondaki eylem haberlerinden etkilendiği ifade edildi. Birçok hastanenin poliklinik binaları boşaldı. Hastaneye gelen bazı hastalar ise doktorları yerinde bulamayınca başhekimliklere gitti. Bazı hastaların da tedavisi başhekimliklerin doktorlara 'bakılacak' talimatları sonrasında gerçekleşti.
GREV, kck PROTESTOSUNA DÖNDÜ
KESK'in İstanbul'da düzenlediği greve, KCK operasyonunda tutuklanan gazeteciler için yapılan 3 dakikalık eylem damgasını vurdu. Aralarında Dicle Haber Ajansı ve Özgür Gündem Gazetesi muhabirlerinin de bulunduğu bir grup gazeteci, fotoğraf makinelerini ve kameralarını yere bırakarak slogan attı. Eyleme BDP Milletvekili Sabahat Tuncel, CHP Milletvekili Süleyman Çelebi, DİSK Genel Sekreteri Tayfun Görgün ve ÖDP Genel Başkanı Alper Taş da destek verdi. Bu arada Sağlık Bakanlığı, gün içinde tüm hastaneleri arayarak özellikle branşlarda vatandaşların mağduriyet yaşamaması için gerekli önlemlerin alınmasını istedi. Bakanlık ayrıca yaptığı açıklamada, "Bakanlığımıza bağlı eğitim ve araştırma hastaneleri ile devlet hastanelerimizde acil, poliklinik ve ameliyat hizmetleri önemli bir aksaklık olmaksızın yürütülmüştür." denildi