Medimagazin logo

DSÖ’ye nobellik itiraz: Kaliteli sucuk kanser yapmaz

Dünya Sağlık Örgütü’nün ‘Sucuk, salam, sosisin 50 gramı bile kanser yapıyor’ açıklamasına Nobelli Harald zur Hausen’dan itiraz geldi: İyi işlenmiş kırmızı etin kanser yaptığı doğru değil.
DSÖ’ye nobellik itiraz: Kaliteli sucuk kanser yapmaz
Abone Ol:
Medimagazin google abone ol

Tümör virüs bilimi alanındaki çalışmalarıyla 2008 yılında Nobel Ödülü’nü alan Alman bilim adamı Harald zur Hausen, Dünya Sağlık Örgütü’nün salam, sucuk, pastırma ve sosis gibi işlenmiş etlerin sadece 50 gramının bile yenmesinin kanser yaptığı yönündeki açıklamasına itiraz etti.

MOĞOLİSTAN ÖRNEĞİ

Alman Kanser Araştırmalar Merkezi’nden (DKFZ) Prof. Dr. Harald zur Hausen, sığır, domuz, at, keçi, koyun gibi tüm kırmızı et türlerini ‘hepsi kanser yapıyor’ diye nitelemenin doğru olmadığını söyledi. Böyle bir genellemenin kalın bağırsak kanserinin dünyadaki seyrine ters düştüğünü kaydeden Harald zur Hausen, kırmızı et tüketimi oldukça yüksek olan, ancak kalın bağırsak kanserinin az görüldüğü Moğolistan ve Bolivya’yı örnek gösterdi. Prof. Zur Hausen, DSÖ’nün gerçekten kanser riski taşıyan et türlerin ayrıntılı olarak incelenmesi gerektiğini dile getirdi.

ÇİĞ ETE DİKKAT

Kendisinin de geçmişte bu konuda araştırma yaptığını ve sığır etinin kanser riski taşıdığı yönünde bulgulara ulaştığını kaydeden zur Hausen, etlerin pişirilmesinde yapılan yanlışlıkların, işlenmemiş etlerin pişirilmesinde de ortaya çıktığına dikkat çekti.  Hausen’e göre iyi işlenmiş etin kanser yaptığına dair bir bulgu yok. Alman bilim adamı, et tüketimi konusunda genel bir tavsiyede bulunmak istemediğini ancak, çiğ et ve yüksek miktarda sığır eti tüketiminden kaçınılmasını önerebileceğini söyledi.
 

polemik
dsö
nobel
sucuk
pastırma
Yorum (1)
Ahmet Rasim Küçükusta
DSÖ’ nün ve Hausen’ in sözlerinde doğrular olduğu gibi yanlışlar da var. Gelin şimdi bunlara bakalım. BİR: İnsanların binlerce seneden beri yedikleri “sağlıklı hayvan etini” kanserojen ilan etmek yanlış. Nobelli bilim adamı DSÖ’ nün açıklamasını doğru anlamamış çünkü DSÖ de kırmızı etin değil işlenmiş etin kanser yaptığı iddia ediyor. İKİ: İşlenmiş et çok geniş bir kavram, doğrusu bunu "geleneksel yöntemlerle yapılan işleme" ve "endüstriyel işleme" olarak en azından ikiye ayırmaktır. Geleneksel yöntemlerle işlemede, ete tuz, sarımsak, baharat, çaman (çemen) gibi yüzde 100 tabii katkı maddeleri eklenir. Endüstriyel işlemede ise, ete nitrit, nitrat, sodyum glutamate gibi tamamen sentetik kimyasallar ilave edilir. ÜÇ: Halk arasında kasap sucuğu olarak bilinen ev yapımı sucuklarda ve pastırmalarda hiçbir kimyasal madde olmadığı için bunlar sağlıklı yiyeceklerdir. Kayseri sucuğunu ve pastırmasını gönül rahatlığı ile yiyin. Tamamını okumak için: http://ahmetrasimkucukusta.com/2015/10/29/yazilar/tip-yazilari/beslenme/kirmizi-ete-evet-evet-evet/
0
Cevapla
Yorum Yaz
0/300

Bu haberler de ilginizi çekebilir