ANKARA - Bilim insanları, fonksiyonel Manyetik Rezonans Görüntüleme (fMRG) ile beyin aktivitesini takip ettikleri 39 yaşındaki Scott Routley'e bazı sorular sordu.
İlk kez ağır beyin hasarına uğramış ve konuşamayan bir hasta ile iletişim kurduklarını belirten bilim insanları, keşfin bitkisel hayat ile ilgili bilinenleri tamamen değiştireceğine dikkati çekti.
12 yıl önce geçirdiği araba kazasında ağır yaralanan Routley'e daha önce uygulanan testlerde hiçbir farkındalık izi bulamamıştı.Batı Ontario Üniversitesi Beyin ve Zihinsel Süreçler Merkezi'nden Prof. Adrian Owen, Routley'in beyin aktivitelerini izlediklerini, fiziksel durumunda hiçbir değişiklik olmayan genç adamın sanılanın aksine bilinçli olduğunu, sorulara evet/hayır olarak yanıt verebildiğini, nerede ve kim olduğunun tamamen farkında olduğunu gösterdiğini söyledi.
2010 yılında bitkisel hayattaki her beş hastadan birinin beyin aktivitelerini kullanarak iletişim kurabileceğini keşfeden Prof. Owen'in izlediği bir başka hastanın da benzeri tepkiler verdiği belirlendi.
Beş yıl önce araba kazası geçiren Steven Graham'ın bitkisel hayata girmesinin ardından çevresinde olup bitenlerin farkında olduğu, yeni anıları kaydedebildiği ve kız kardeşinin kazadan sonra bir kız çocuğu dünyaya getirdiğini bildiği gözlemlendi.
BİTKİSEL HAYATTAKİLERE İLETİŞİM ŞANSI
fMRG, oksijen açısından zengin kanın akışını izleyerek beyin aktivitelerini ölçüyor.
Prof. Owen, daha önce yaptığı çalışmalarda bitkisel hayattaki 16 hastaya, sağ ellerini yumruk yaptıklarını ya da ayak parmaklarını hareket ettirdiklerini hayal etmeleri için talimat vermiş, daha sonra hastaların kafa derilerine iliştirilen elektrotlarla beyin aktivitelerini ölçmüştü. Bitkisel hayattaki hastalardan alınan verileri karşılaştırmak için 12 sağlıklı gönüllüden alınan verilerin de kullanıldığı araştırmada, bedenlerine hapsolmuş durumdaki bu hastalardan üçünün, aynı talimatı alan sağlıklı deneklerde aktif hale geçen beyin merkezlerini harekete geçirebildiği saptanmıştı.
Prof. Owen, gelecekte bitkisel hayattaki hastalara dış dünya ile iletişim kurma şansı verecek bilgisayar sistemleri geliştirilebileceğini ileri sürüyor.
