Prof. Dr. Özgür, AA muhabirine, estetik uygulamalarındaki sınır ihlalleriyle ilgili açıklama yaptı.
Özellikle estetisyenler ile plastik cerrahların karıştırılmasından duydukları rahatsızlığı dile getiren Özgür, "Estetisyen, Milli Eğitim Bakanlığı kurslarına yahut halk eğitim kurslarına gitmiş, deri üstüne cilt bakımı, makyaj, ağda gibi uygulamaları yapanlardır aslında. Ancak kendi sınırları içerisinde çalışmayarak, doktor kontrolü olmaksızın lazer epilasyon, botoks, yağ enjeksiyonu yapanlar olduğunu duyuyoruz. Ayrıca halkımız bu kişileri kendilerine 'estetisyen' dedikleri için konunun uzmanı hatta plastik cerrah sanıyorlar. Üstelik halkımız bize de 'estetisyen' diyor" ifadelerini kullandı.
Estetisyenlerin plastik cerrah olmadığına, doktor bile olmayabileceğini vurgulayan Özgür, "Bu yüzden botoks ve benzeri uygulamalar yapmakta yetkin değillerdir. Oysa estetik uygulamalar insan anatomisi ve fizyolojisini bilen, komplikasyonlarıyla baş edebilecek hekimler tarafından yapılmalıdır" değerlendirmesini yaptı.
Vatandaşlara, "Bir güzellik merkezine gittiğinizde mutlaka kişilere ilgili uzman hekim, plastik cerrahi uzmanı ya da dermatoloji uzmanı olup olmadığı sorusunu yöneltin. Yoksa cildinizle ilgili geri dönülmez sorunlarla karşılaşabilirsiniz" uyarısını yapan Özgür, bazı uzman hekimlerin uzmanlıkları dışında yaptığı estetik uygulamalar konusunda da, "Herkes kendi sınırları içinde, kendi uzmanlık alanında görev yapmalı" çağrısında bulundu.
- "Estetik uygulamalar, 15 günlük eğitimle yapılabilecek şeyler değil"
Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Anabilim Dalı öğretim üyesi ve TPRECD Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Sühan Ayhan da estetik uygulamaların güzel yaş almayı, cildin yer çekimi ve dış etkenlere bağlı yaşlanırken daha sağlıklı görünmesini sağlayan uygulamalar olduğunu anımsattı.
Estetik uygulamalar insan anatomisi ve fizyolojisini bilen, komplikasyonlarıyla baş edebilecek hekimler tarafından yapılmalıdır
Estetik uygulamalar bedeli karşılığında yapıldığı için bir "estetik ekonomisi" oluştuğuna dikkati çeken Ayhan, taleple birlikte suistimallerin de arttığını bildirdi.
Bu uygulamaların estetik konusunda eğitim almış hekimler tarafından yapılması gerektiğini vurgulayan Ayhan, "Estetik uygulamalar, sadece 15 günlük eğitimle alınan bir sertifikayla yapılabilecek şeyler değildir. Bunu yapacak kişiler, uzmanlık eğitimleri süresince bu uygulamaların eğitimini alan plastik cerrahi uzmanlarıdır. Bir de sadece deriyle ilgili konularda, enjeksiyon ve tedaviler de dermatoloji uzmanları tarafından yapılabilir" diye konuştu.
- "Herkes kendi sınırları içinde kalmalı"
Bazı kulak burun boğaz (KBB) uzmanlarının, yüz plastik cerrahı adı altında burun estetiği dışında yüz germe, göz kapağı, boyun germe gibi estetik uygulamaları kendi alanları içinde yapmaya başladıklarını anlatan Ayhan, şöyle devam etti:
"Plastik cerrahi uygulamaları, plastik rekonstrüktif ve estetik cerrahi uzmanlık alanındadır. Sınır ihlalleri burada yapılıyor. Bazı plastik cerrah olmayan hekimlerin 'Ben estetik de yaparım' dedikleri bir tabloyla karşı karşıyayız. Oysa burun-yüz estetiği için aldıkları eğitim, sadece yurt dışında kısa süreli kurslardan ibarettir. Kendilerini yurt dışından diplomalı olarak tanıtan, yetkin olmadıkları ve başka bir uzmanlık alanı içinde olan uygulamalar yaparak hastaları yanıltan hekimler olduğunu üzülerek görmekteyiz."
KBB Uzmanından Cevap: Neden Yüz Plastik Cerrahisi Ameliyatlarını Yapıyorum?
Ayhan, diş hekimlerinin de giderek artan sayıda botoks yapmaya başladığına değinen Ayhan, şunları kaydetti:
"Diş hekimleri elbette botoks yapabilir ama kendi sınırları içinde ağız ve çevresinde kalmak şartıyla. Diş hekimleri diş etlerinin görünmesini engellemek amacıyla dudak çevresine uygulama yapmaktayken, artık göz çevresine, alın bölgesine de yapmaya başladı. Sonuçta, eline iğneyi alan, kendisini bütün yüze hakim olabilecek, bütün yüzün estetik uygulamasını yapabilecek uzman hekim olarak tanıtmaya başladı. Bu çok yanlış, herkes kendi sınırı içinde kalmalı.