“Yasal süreci geçirmek için epey oyalıyorlar”
Arkadaşım Z.F. ile görüştüm, Zeynep Kamil Hastanesi kendisine kürtaj servisini tamamen kapattıklarını söylemiş. Bunun üzerine başka bir devlet hastanesine gitmiş ama dediğine göre orada da yasal süre olan 10 haftayı geçirmek ve kürtaj yapmamak için birtakım bahanelerle oyalamışlar. Z.F. yaşadıklarını anlatmak için bir süre düşünmek istedi ve “O kötü, hakka hukuka aykırı anları aklımdan sildim” dedi. Son olarak gittiği devlet hastanesinde ise araya giren tanıdık doktorlar sayesinde kürtaj olduğunu anlattı.
Bütün bu bilgiler doğrultusunda İstanbul’daki 37 devlet hastanesini bir de ben tek tek aradım, ulaşabildiğim
28 tanesine hamile olduğumu söyleyip kürtaj yapıp yapmayacaklarını sordum. Açıkçası telefonda cevap vermekten çekineceklerini ve başka bir yol bulmam gerekeceğini düşünüyordum. İlk görüşmeyi yapana kadar!
Duyduklarıma bir süre inanamadım. Kürtajın yasal açıdan yasak olduğunu iddia edenler mi istersiniz, bu durumun doktorların inisiyatifinde olduğunu söyleyenler mi, yoksa sağlık Bakanlığı’ndan kürtaj yapılmaması için yazı aldıklarını iddia edenler mi?
Elde ettiğim sonuç Mor Çatı’nın araştırmasından da kötü: Kürtaj yapan ancak iki hastane bulabildim. Bir tanesinin görevlisi “gelin yapalım” dedi. Diğeri ise bekar olduğumu söylediğimde “bana yardımcı olamayacaklarını” anlattı uzun uzun. Üstelik yaptığım telefon görüşmeleri sonrası kendimi gerçekten hamile ve kürtaj yaptırması gereken bir kadın gibi hissetmeye başlamıştım: “Yok olmuyor, aldıramıyorum, doğuracağım artık.”
Evet, yasal hakkımız olan kürtajı devlet hastaneleri uygulamıyor. “Bu benim yasal hakkım” desen de, sinir krizi geçirsen de karşı taraf seni duymuyor, anlamıyor. Doktorlara ulaşmak imkansız. Kısa bir öfke sonrası “Böyle bir durumla karşılaşırsam özel hastaneye gideceğim, anlaşıldı” dedim kendi kendime. Sonra “Ya param yoksa?” İşte o zaman aşırı öfke ve çaresizlik hissiyle başka bir soru meydana çıktı: “Türkiye’de kadınlar bu yüzden merdiven altında kürtaj yaptırmak zorunda kalıyor olamaz mı?”
Peki, kanunen hak olan ve Sağlık Bakanlığı tarafından her defasında desteklenen kürtaj hakkı neden devlet hastanelerinden veto yiyor. İşte satır satır telefon görüşmeleri ve kürtaj yapmayan devlet hastanelerinin mazeretlerinden bazıları...
1-“Yasal olarak kürtaj yasak”
— Alo...
— Alo iyi günler, ben
8 haftalık hamileyim. Eşim çocuk istemiyor ve aldırmaya karar verdik. Kiminle görüşmem lazım?
— Hmm. Ancak bizde kürtaj yapılmıyor.
— Neden?
— E çünkü yapılmıyor.
— Bir sebebi olmalı ?
— Yasal olarak yapılması yasak.
— Böyle bir yasa yok ki.
Yasa kürtaj hakkını savunuyor.
— Hayır, bize söylenen böyle.
— Peki değişti de ben bilmiyorum herhalde, teşekkürler.
— Bir şey değil.
2-“Buradaki doktorlar yapmıyor”
—Alo
—Alo, merhaba. Kürtaj hakkında bilgi almak istiyordum.
—İsteğe bağlı kürtaj mı?
—Evet.
—Yapmıyorlar burada.
—Nasıl yani?
—Düşük ya da annenin hayati tehlikesi yoksa yapmıyorlar.
—Peki ama ben bu çocuğu doğurmak istemiyorum. Ne yapacağım?
—Bilemiyorum. Yapan hastane de duymadım hiç. Devlet hastanelerinde zaten kürtaj yapılmaz ki.
—Öyle şey mi olur? Devletin hastanesi bu sonuçta. Neden yapmasın?
—E, yasaklanmış ya.
—Yok öyle bir yasak. Nereden çıkarıyorsunuz?
—Vallahi, buradaki doktorlar yapmıyor. Özele gitseniz daha iyi olur bence.
—Peki, yine de yardımlarınız için teşekkür ederim.
3-“Yahu evli değilim, nereden getireyim kocayı?”
— Merhabalar, ben 6 haftalık hamileyim ve kürtaj olmak istiyorum. Hastanenizde kürtaj yapılıyor mu?
— Evet, evlisiniz değil mi?
— Hayır, bekarım.
— Öyle olmaz, bekarsanız bu hastanede kürtaj yaptıramazsınız.
— Beyefendi, evli olsam aldırmam belki de, bekar olduğum için aldırmak istiyorum ben. Asıl bana yardımcı olmaları lazım. Bu benim hakkım sonuçta.
— Kürtaj için işi resmiyete döküyorlar.
— Döksünler.
— O zaman da kocası gelsin diyorlar.
— Yahu, evli değilim. Nereden getireyim kocayı?
— Abla, ben sana yardımcı olmaya çalışacağım ama fırça atarsan olamam ki. Kızma bana.
— Tamam, peki.
— Bizim hastanedeki kural bu. Evli değilsen bizim iş burada sıkıntılı. Mahkeme kağıdı istiyorlar falan. “Ben bu işi çözdürmek istiyorum, başka bir doktor bulalım” derseniz, o şekilde ben yardımcı olurum. Bir hocayla konuşup çözmeye çalışırım.
— Üstü kapalı doktora para mı vereceğim.
— Özeline, muayenehanesine gidersiniz.
— Durumum olsa zaten giderim bir özel hastaneye.
— Bizim burada da zaten sigortalı olsanız 400 liraya yakın bir para ödüyorsunuz.
— Özel hastaneler 4-5 bin lira.
— Yok canım ya abartmasınlar, 600 liraya yaptırttığımız adamlar oluyor bizim. Sen bana bir numara ver, ben konuşup sana döneceğim.
— 05.....
— Tamam ben sana birazdan döneceğim abla.
4-“Sağlık Bakanlığı’nın böyle bir yasaklaması var”
— Alo...
— Merhaba, ben kürtaj yaptırmak istiyorum. Kiminle görüşebilirim?
— Ablacım, hiçbir devlet hastanesiyle görüşmeyin, hiçbiri yapmıyor.
— Neden?
— Sağlık Bakanlığı’nın böyle bir yasaklaması var. Anne ya da çocukta hayati bir tehlike yoksa, devlet hastanelerinin hiçbirinde kürtaj yapılmıyor.
— Ben şu an özel hastaneye gidemem, param yok. Ne yapacağım?
— Vallahi ben sizi kadın doğuma aktarıyım ama 5 dakika sonra beni arayıp “Neden böyle bir telefon bağladın?” diyecekler.
— Tamam, teşekkürler.
Aktarma
— Merhaba, ben santralle görüştüm ve kürtaj yapılmadığını söylediler. Bunun sebebi nedir acaba?
— Bizim hastanemizde isteğe bağlı kürtaj yapılmıyor.
— Onu anladım da sebebini soruyorum. Bunun bir açıklaması olması lazım değil mi?
— Yapan yerler vardır ama bizim kadın doğum doktorlarımız yapmak istemiyor.
— Doktor inisiyatifinde mi bu konu? Santraldeki arkadaşınız Sağlık Bakanlığı’ndan bir yasak geldiğini söyledi. Doktorlar ondan yapmak istemiyor
o halde.
— Onu doktora sormanız lazım ama ben telefonu aktaramam, gelip görüşebilirsiniz.
— Peki, teşekkürler iyi günler.
5-“Devlet buna karşı”
—Alo, merhabalar ben hamileyim ve doğum yapmak istemiyorum. Kürtaj yaptırmak istiyorum, kimden bilgi alabilirim?
—Bizim hastanemizde kürtaj yapılmıyor.
—Neden?
—Devlet hastanesi üzerinden yapılmıyor bu tür işlemler.
—Yasal olmayan bir şeyi devlet nasıl istemez? Doğum yapmak istemiyorum ben, ne yapacağım şimdi?
—Özel hastanede yapan doktorlar var. Devlet buna karşı, burada yapılmıyor. Belki yapan başka devlet hastaneleri vardır, onları arayın.
Kanun ne diyor?
24 Mayıs 1983’te kabul edilen Nüfus Planlaması Hakkında Kanun’un 5’inci maddesine göre gebeliğin 10’uncu haftası doluncaya kadar annenin sağlığı açısından tıbbi sakınca olmadığı takdirde istek üzerine rahim tahliye edilir. Özetle, hamilelikte 10’uncu haftayı aşmamış kadınlar isteğe bağlı olarak kürtaj olma hakkına sahiptir. Bir de yasanın 6’ncı maddesi gebeliğin sona erdirilmesinde gereken izinlerden bahseder. Basit bir dille ifade etmek gerekirse,
18 yaş altı gebelerde hem gebe olanın hem de velisinin rızası gerekiyor. Reşit ve bekar kadının kendi rızası, evli olan kadının ise kendisinin ve eşinin iznine ihtiyaç duyuluyor.